Sağlıklı Spor Yapmanın 7 Altın Kuralı
Bu ay “Hayat bir hediye” dedik. Sağlıklı bir beden de bu hediyelerin ilk sırasında yer alıyor elbette. Haliyle onu iyi ve zinde tutmak en büyük görevlerimizden. Bunun için hareketi hayatımızdan uzak tutmamamız, egzersizlerimizi aksatmamamız gerektiğini hepimiz biliyoruz. Peki bunu yaparken temel kurallara dikkat ediyor muyuz? İşte o altın kurallar… Spor yapmak, sağlıklı bir yaşamın anahtarı. Ancak doğru yöntemlerle yapılmazsa spor, yaralanmalarla sonuçlanabilir ve sağlığınıza zarar verebilir. İster profesyonel bir sporcu olun, ister hobi olarak yapın; spor yaralanmalarından kaçınmak için gerekli önlemler almalı ve bazı kurallara dikkat etmelisiniz. Bu kurallar sayesinde spor yaparken sağlığınızı koruyabilir ve sakatlanma riskini en aza indirebilirsiniz. Sağlıkla spor yapmanın yolu, vücudunuzu dinlemek, doğru teknikleri kullanmak ve gerekli önlemleri almaktan geçiyor. Çünkü spor yaparken amaç sadece fiziksel yönden sağlık kazanmak değil, aynı zamanda uzun vadede genel sağlığı da korumak. Sağlığı riske atmadan spor yapmanın püf noktalarını Doç. Dr. Murat Köken’den (Memorial Sağlık Grubu Medstar Antalya Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü) öğreniyoruz. Doğru ekipman kullanın Her spor dalı için uygun ekipman kullanmak, yaralanmalardan korunmanın en basit ama en etkili yoludur. Ayakkabıdan dizliklere,…
Bize Verilmiş En Büyük Hediye Hayatı Kutlayın
Bir seneyi daha geride bırakmaya hazırlandığımız bu ayda, temamızı hayatı kutlamaya ayırdık. Çünkü minnettarlık, ruh sağlığımızı iyileştirmekten başkalarıyla ilişkilerimizi güçlendirmeye kadar inanılmaz etkilere sahip bir pratik. Bunu layığıyla yapabilmenin yollarını birlikte keşfetmeye ne dersiniz? Şükran duymak hayatın pek çok alanında oyunun kurallarını değiştirebilir. Çünkü ruh sağlığımızı iyileştirmekten ilişkilerimizi güçlendirmeye kadar çok geniş kapsamlı etkileri vardır. Hayatınızı şükranla yaşamak, otobüsün tam zamanında gelmesi, bir yabancının sizin için kapıyı tutması veya sabah uyandığınızda pencerenizde parladığını gördüğünüz güneş gibi küçük kazançları fark etmenize yardımcı olur. Bu küçük anların her biri, zaman içinde iyiyi fark etme yeteneğinizi güçlendiren bir esenlik ağı oluşturmak için bir araya gelir. Üstelik minnettarlık kapasitenizi geliştirmek sandığınız kadar zor değildir. Sadece pratik gerektirir. Dikkatinizi şükran duyduğunuz şeylere ne kadar çok verebilirseniz, şükrettiğiniz şeylerin de o kadar çoğalacağını fark edeceksiniz. California Üniversitesi’nden psikolog ve araştırmacı Prof. Robert Emmons, şükran duymanın iki temel bileşeni olduğunu söylüyor: Yaşadığımız iyi şeyleri onaylıyoruz. Başka insanların hayatlarımıza iyilik katmada oynadığı rolü kabul ediyoruz. Çoğumuz bize yardım edenlere teşekkür etmenin ya da şükrettiğimiz şeyleri sessizce kabul etmenin önemli olduğunu biliriz. Araştırmalar…
Şükran Pratiğiyle Gece Daha İyi Uyuyun
Yıl sonu yaklaşıyor, şimdi muhasebe zamanı: Bu yıl uykunuz nasıldı, sabahları genelde dinlenmiş uyanmayı başarabildiniz mi, çok uyumakla iyi uyumak arasındaki farkı anlayabildiniz ve hayata geçirebildiniz mi? Bu sorulara verdiğiniz cevaplar sizi çok da tatmin etmiyorsa bir şeyler yapmanın zamanı gelmiş demektir. Bir yılın daha sonuna geliyoruz. İster istemez kafamızda bu senenin nasıl geçtiğiyle ilgili sorular dönüp duruyor. Bazıları ailesi ve arkadaşlarıyla, sağlıkla, mutlulukla anıyor geride kalan yılı; bazıları kaygı, depresyon, endişe ve genel bir bunalmışlık hissinden söz ediyor. İlk gruptakiler için hep birlikte sevinebiliriz elbette ama ikinci gruptaysanız saydığımız duygular sizi yorgun, fiziksel ve duygusal olarak tükenmiş hale getirmiş olabilir. Endişeli düşünceler kafanızda dönüp dururken de geceleri iyi uyuyamayabilir, hatta çoğu gece hiç uyumadan sabahı sabah ediyor olabilirsiniz. Peki bugüne kadar yapmadığınız bir şeyi denemeye ne dersiniz? Zira çok sayıda araştırma, minnettarlık ve şükran dolu düşüncelerin daha dinlendirici bir uykuya katkıda bulunabileceğini gösteriyor. Şükran Nedir? Şükran, minnettarlık ve takdir duygularıyla ilişkili, olumlu bir duygu. Bazı insanlar bunun bir onaylama, iyi ve olumlu şeylerin etrafımızı sardığına dair bir his olduğuna inanıyor. Dünyadaki bu ‘iyiliğin’…
Demansa Karşı Mind Diyetiyle Önlem Alın
Tüm dünyada ortalama yaşam süresi uzuyor, yaşlı nüfus artıyor. Buna bağlı olarak, demans ve onun Alzheimer gibi yaygın rastlanan türleri de artık çok daha fazla görülüyor. Bu hastalıkların önlenmesini veya ilerleyişinin yavaşlatılmasını hedefleyen diyetleri yaşam tarzı haline getirmekte fayda var. Günümüzde yaşlı nüfusun artışına bağlı olarak yaşlanmayla ilişkili bilişsel fonksiyonun azalması grubundaki rahatsızlara daha sık rastlanıyor. Alzheimer ve demans gibi hastalıkların arttığını çevrenizden de gözleyebiliyor olmanız muhtemel. Tahmin edersiniz ki bunlar tüm dünyada önemli bir sağlık sorunu oluşturmakta. Haliyle konu hakkında araştırmalar da hayli artmış durumda. Bu nedenle, son zamanlarda ‘Mind’ diyetini duymuş olabilirsiniz. Peki bu diyet neyi amaçlıyor? Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Nimet Kültekin (VM Medical Park Ankara Hastanesi), “Mind diyetinde bilişsel fonksiyonun korunması, demansın önlenmesi veya ilerleyişinin yavaşlatılması hedeflenmiştir” diyerek açıklıyor. Gelin, detaylara bakalım… Mind diyeti, 2020’de vefat eden Dr. Martha Clare Morris ve ekip arkadaşları (Rush Üniversitesi) tarafından, yaşa bağlı olan bilişsel hastalıklar için 2015’te oluşturulmuş. Akdeniz diyeti ve DASH (Hipertansiyonu Durdurmak İçin Beslenme Yaklaşımı) diyetinin bir karışımı. Bu beslenme modeliyle ilgili daha fazla bilgiyi Dyt. Nimet Kültekin’den öğreniyoruz. …
Uyuyamayanlar İçin Yatmadan Önce Yapılacaklar Listesi
Yoğun stres hissediyor ve bu yüzden uyumakta zorlanıyorsanız, çözüm hemen elinizin altında olabilir: Bir kalem ve bir parça kâğıt! Nasıl mı? Çok sık karşılaşılan bir durumdur: Uyumakta zorlanıyorsanız, sizi uyanık tutan şeylerden birinin ertesi gün yapmanız gereken ne kadar çok şey olduğu konusunda endişelenmek olduğunu fark edebilirsiniz. Özellikle de başladığınız ancak henüz tamamlamadığınız görevler varsa… Bir Alman bilişim şirketinde çalışanlar üzerinde yapılan bir araştırmada, hafta sonuna bitmemiş işleri kalanların, iş sorunlarını düşünme olasılıklarının diğer kişilere oranla daha yüksek olduğu ortaya çıktı. Trier Üniversitesi’nden araştırmacı Christine Syrek, buldukları sonuçların ‘hafta içinde görevlerini tamamlamamış olma algısının, zaman baskısı etkisinin ötesine geçerek hafta sonu uykusunu bozduğunu’ söylüyor. Çünkü bu durum, yoğunlukla geçmişte olmuş ya da gelecekte olabilecek olumsuz şeylerle ilgili sürekli düşüncelere yol açıyor. Ayrıca bu kişilerin hafta sonu boyunca uykularının bozulduğunu fark etme olasılıkları da daha yüksek oluyor. Özellikle de pazar geceleri! Eğer o sabah biraz geç kalktıysanız, yatmadan önce her zamanki kadar uykulu olmuyorsunuz. Ertesi gün işe geri döneceğinize ve hiç şüphesiz yenileriyle birlikte tüm o tamamlanmamış görevlerle yüzleşme zamanının geldiğine ayıyorsunuz. Dolayısıyla uyku çoktan…
Kışın Çocuklarda En Sık Görülen 4 Hastalık ve Korunma Yöntemleri
Bu ara anne-babalar hep aynı konudan yakınıyor. Okullar açıldı, havalar soğudu, kapalı alanlarda geçirilen saatler arttı; sonuç olarak hastalıklar da salgın halinde önümüze yığıldı. Peki hangisiyle nasıl baş etmeli? Sonbaharla birlikte okulların açılması, havaların soğuması ve kalabalık ortamlarda uzun saatler geçirilmesi derken enfeksiyonlar da kolayca bulaşıyor ve hastalıkların görülme sıklığı giderek artıyor. Dr. Ülkü Yılmaz Tıraş (Acıbadem Fulya Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı), çocuklarda bugünlerde solunum yolu enfeksiyonlarıyla çok sık karşılaşıldığını belirtiyor. Ebeveynlerin özellikle en küçük bir öksürük, hapşırık, burun akıntısı ya da boğaz ağrısı gibi durumlarda hemen antibiyotiğe sarılabildiklerini ancak bunun son derece yanlış olduğunu da vurguluyor. Peki mevsimle birlikte çocuklarda en sık rastlanan 4 hastalık ve korunmak için alınması gereken önlemler neler? İşte uzmanından, önemli uyarı ve öneriler… Grip (İnfluenza) Çocuklarda en sık görülen hastalıkların başında gelen grip (influenza), özellikle kapalı ortamlarda çok kolay bulaşır. Hapşırık ve öksürükle ortama çıkan canlı virüsler; gerek damlacık, gerekse kapı kolları, masa gibi yüzeylerdeki virüse elle temas edilmesi sonucu diğer bireylere de geçebilir. Tokalaşma, öpüşme ve bir metreden daha yakın mesafeden konuşma da bulaştırıcılık için…
İyi Bir Gece Uykusunun Sırrı
Yoğun yaşamlarımız çoğu zaman uykusuz hissetmemize neden olabiliyor. Peki ya iyi bir gece uykusunun büyük bir kısmı ruh halimize bağlıysa?.. Dün gece nasıl uyudunuz? Eğer bir o yana, bir bu yana döndüyseniz ya da sürekli saate baktıysanız, muhtemelen kendinizi pek de dinlenmiş hissetmiyorsunuzdur. Ancak bu halsizlik ve yorgunluk hissi sadece uykunuzun miktarına, hatta belki kalitesine bağlı olmayabilir; aynı zamanda zihniyetinizle de ilgili olabilir. Çünkü ertesi gün nasıl uyuduğunuz ve bunun ne kadar önemli olduğu konusunda kendinize söyledikleriniz, yorgunluğunuzu nasıl algıladığınız konusunda bir fark yaratabiliyor. İngiltere’deki Warwick Üniversitesi Uyku ve Ağrı Laboratuvarı Direktörü Nicole Tang’in bu alandaki çalışmaları, gece boyunca uyumanın ertesi sabah yenilenmiş hissetmenin tek anahtarı olmadığını öne süren ve giderek artan araştırmaların bir parçası. Tang ve meslektaşları, uyku algımızın, ne kadar yorgun olduğumuzu değerlendirirkenki ruh halimizin ve o sırada ne yaptığımızın bir fark yaratabileceğini söylüyor. Zihniyetin uykumuzu doğrudan etkilediği fikri yeni değil. Onlarca yıldır yapılan araştırmalar, uykusuzluğun ardındaki ana etkenin psikolojik süreçler olduğu konusunda büyük ölçüde hemfikir: Yüksek bir psikolojik uyarılma durumunda olduğumuzda uykumuz bozuluyor ve bu durum genellikle gelip düşüncelerimize, inançlarımıza…
Duygularınızı Nasıl İfade Edersiniz? 6 Adımda Duygusal Farkındalık
Başkalarını üzmekten veya rahatsızlık vermekten korkarak duygularınızı paylaşmaktan çekinmek yaygın bir durum. Ancak onları gizlemek kaygı, depresyon, hoşnutsuzluk ve hatta fiziksel sağlıksızlığa yol açabilir. Ayrıca kişisel ve profesyonel ilişkilerinizde sorunlara da neden olabilir. Yapmanız gereken, duygularınızı ifade etmeyi öğrenmek… Duygularınızı kabul edin Duygular doğru ya da yanlış değildir, sadece var olurlar. Yani öncelikle bunun sorunlu bir şey olmadığını bilmeli ve kabul etmelisiniz. Onları reddetmek yerine, kendinize “Böyle hissediyorum ve bu kabul edilebilir” deyin. Bir şey hissettiğinizde kendinize kızmayın Ne hissettiğiniz konusunda stresli veya endişeli bir ruh hali sergiliyorsanız, biraz zaman ayırıp duygularınızı anlamaya ve o süre boyunca iyice ‘farkında olmaya’ izin vermeyi deneyin. Vücudunuzun tepkisini gözlemleyin Hissettikleriniz, beyniniz tarafından kontrol edilen duygularla yönlendirilir. Bir şey hissettiğinizde verdiğiniz fizyolojik tepkileri not edin. Örneğin korktuğunuzda terleyebilirsiniz, utandığınızda yüzünüz ısınabilir, öfkelendiğinizde kalbiniz çarpabilir. Bedensel tepkilerinize odaklanmanız, duyguları ortaya çıktıklarında tanımanıza yardımcı olacaktır. Her bir duyguyla ilişkili bedensel tepkileri hissetmek için “Bu duygu nedir” cümlesini tekrarlayın. Bedeninize odaklanmakta zorluk çekiyorsanız, sessiz bir yerde oturup derin nefesler alarak fiziksel olarak rahatlamayı deneyin. Duygularınızı kelimelere dökmeye odaklanın Dağarcığınızda yeteri kadar…
İnsanların da Kış Uykusuna Yatmaya İhtiyacı Var mı?
Yılın diğer dönemlerinde aldığınız uyku miktarının şimdi yeterli olmadığını mı hissediyorsunuz? Yalnız değilsiniz! Uzmanlar bunun nedenlerini ve alt etmek için neler yapabileceğimizi anlatıyor. ABD’li klinik tıp uzmanı Dr. Raj Dasgupta, ülkesinde yetişkinlerin en az üçte birinin kışın daha fazla uyuduğunu ortaya koyan araştırmaya atıfta bulunarak, “Böyle hissediyorsanız yalnız değilsiniz” diyor: “Çoğu yetişkin için gecelik uyku ihtiyacı, dışarısı ne kadar soğuk veya karanlık olursa olsun 7 ila 9 saattir. Bununla birlikte, karanlığın erken başlaması nedeniyle kış aylarında daha fazla uyuyormuş gibi hissetmek yaygındır.” Hayvanlarla karşılaştırıldığında, mevsimselliğin insan uykusu üzerindeki etkilerinin çok az olduğu ya da hiç olmadığı düşünülüyordu. Ya da Şubat 2023’te yayımlanan bir çalışma aksini ortaya koyana kadar böyleydi diyelim. Berlin’deki St. Hedwig Hastanesi’nde uyku çalışmaları yapılan 188 hasta, kışın yaza göre yaklaşık bir saat daha uzun uyudu. Araştırma ekibi bunun istatistiksel açıdan anlamlı olmadığını söyledi. Ancak bir fark daha vardı: Katılımcılar kış aylarında 30 dakika daha fazla REM uykusunda kaldılar. Uykunun REM aşaması, diğer aşamalara göre daha fazla rüya görmenin yanı sıra daha hızlı kalp atış hızı ve nefes almayla karakterize edilen önemli…
Gece Kuşu Olmaktan Bıkanlar İçin Kurtuluş Rehberi
Geç yatmak, özellikle geceleri daha uyanık, yaratıcı ve üretken hissetme eğiliminde olanlar için iyi bir şey olabilir. Ama iş veya okul için erken kalkmanız gerekiyorsa, düzenli olarak geç yatma alışkanlığı işi epey dik bir yokuşa sürer. Sözümüz gece kuşu olmayı değişmez bir kader zannedenlere; gelin kalıpları birlikte yıkalım. Günün erken saatlerinde ışık alın Günün erken saatlerinde ışık almak, uyku döngünüzü değiştirmek için yapabileceğiniz en iyi şey. Bu, uykunuzun gelmeye başladığı zamanı akşamın erken saatlerine kaydırmaya yardımcı olacak. Ayrıca dışarı çıkmanın başka faydaları da var. Güneş ışığına yeterince erişiminiz yoksa onu taklit eden yapay bir ışık kaynağına yatırım yapın. Aynı saatte uyuyun, aynı saatte uyanın Alarmınızı sadece erken kalkmanız gereken günlerde değil, her gün aynı saatte uyandıracak şekilde ayarlayın. Başka bir deyişle, uyumak yerine hafta sonları da hafta içiyle aynı saatte kalkın. Bu ayarlamaları küçük oynamalarla yapmak önemli. Her zamankinden birkaç saat önce yatmaya çalışmak yerine, birkaç gün içinde kademeli olarak öne çekmeyi deneyin. Günün geç saatlerinde kafeinden kaçının Kafeinin yatma zamanınız üzerinde yıkıcı etkileri olabilir. Bunun nedeni, vücudunuzun ürettiği ve uykuya dalmanıza yardımcı bir…