iyiuykuiyihayat.com Yatsan’ın yaşam tarzı sitesidir
Şimdi Abone Ol
Trend Haberleri

Popüler Kültür

İyi Hayat, Popüler Kültür, Son Eklenen Yazılar

Doktorlar Açıkladı: Güzellik Uykusu Gerçek!

Gözümüz aydın! Bilim, erken yatmak için en sevdiğimiz bahanelerden birini desteklemek üzere. ‘Güzellik uykusu’ kalıbının efsane değil, bilimsel verilere dayalı bir gerçek olduğunu öğrenmeye hazır mısınız? Birçok insan erken yatmak için bahane olarak bir güzellik uykusu çekmeleri gerektiğini söyler. Bu ifade genellikle espri gibi görünür ancak iyi bir gece uykusu gerçekten de en iyi şekilde görünmemize yardımcı olabilir. Üstelik ücretsizdir, çaba gerektirmez ve kendi yatağınızın rahatlığında yapılabilir. Sacramento Tıp Merkezi’nden, uyku rahatsızlığı ve uyku bozukluklarının altında yatan nedenleri teşhis ve tedavi etmekte uzman olan Dr. Clarisse Glen, “Kişinin ruh halini ve odaklanmasını olumlu yönde etkilemenin yanı sıra tutarlı ve kaliteli uyku kişinin fiziksel görünümüne de katkıda bulunabilir. ‘Güzellik uykusu’ terimi efsane değil, arkasında bilim var” diyor. Dermatolog olan Dr. Hannah Kopelman da iyi bir gece uykusu almanın her zaman kolay olmadığını kabul etse de “Cildinizin görünümünü iyileştirmenin en basit ama en etkili yollarından biridir” diyor: “Hastalarıma her zaman cilt bakımı için bir servet harcayabilirsiniz ama yeterince kaliteli uyku uyumuyorsanız tam faydalarını görmeniz daha zordur diyorum. Dinlenmeye öncelik verin; siz uyurken vücudunuzun ve cildinizin iş…

İyi Hayat, Popüler Kültür

Uyanınca Neden Geriniriz?

Sabah uyanır uyanmaz, daha yataktan çıkmadan gerinerek küçük esneme hareketlerini neden yaptığınızı hiç merak ettiniz mi? Uzman görüşleriyle açıklıyoruz… Uyandığınızda yaptığınız ilk şey ne? Belki çay-kahve demlemeye girişirsiniz, belki duşa girersiniz ya da hemen telefonunuzu elinize alıp bildirimlerinizi kontrol edersiniz. Cevabınız ne olursa olsun, büyük ihtimalle farkında olmadan başka bir şey daha yapıyorsunuz; şöyle bir geriniyorsunuz. Peki uyandığımızda neden geriniriz? Vücudumuzun her sabah bu içgüdüsel küçük esneme hareketlerini yapmasını sağlayan nedir? Pandikülasyon adı verilen bu istemsiz esneme hareketinin, güne başlamadan önce vücudumuzun kaslarımızı ‘uyandırmasına’ ve kanın hareket etmesine yardımcı olduğu ortaya çıktı. Ayrıca uzun bir gece uykusundan sonra iyi hissettirdiği de bir gerçek. Gelelim detaylara… Gerinmek Neden Olur?   ABD’li fizyoterapist Claudia Canales’e göre uyanınca içgüdüsel olarak gerinme eylemi birkaç farklı nedenden dolayı gerçekleşiyor. Canales ilk olarak, “Uykudayken, uyanık olduğumuz zamanki kadar sık hareket etmeyiz” diyor ve “Kalp atış hızındaki düşüş nedeniyle kaslarımıza giden kan akışı azalır ve sonunda kaslarımız tipik olarak elastikiyet azalması yaşar. Bu nedenle bazıları kısalmış bir pozisyonda kalabilir” diye ekliyor. İşte pandikülasyon bu etkilere karşı koymaya yardımcı olabiliyor. Güne uyandığımızda,…

İyi Hayat, Popüler Kültür

Enerjinizi Yükseltecek 7 Alışkanlık

Kendinizi yorgun mu hissediyorsunuz ya da genellikle öğleden sonraları büyük bir çöküş mü yaşıyorsunuz? Şu basit yaşam tarzı değişiklikleri önemli bir fark yaratabilir.   Kendinizi hep uykulu mu hissediyorsunuz? Öğleden sonra çöküşlerinin üstesinden gelemiyor musunuz? Aslında bunlar, bazı yaşam tarzı faktörlerinin enerji seviyenize zarar verdiğinin, beyin sisine ve bitkinliğe yol açtığının işaretleri olabilir. Sürekli hareket halindeyken, yeniden şarj olmanın yollarını bulmak zor olabilir. Ama Robert Wood Johnson Tıp Fakültesi Aile Hekimliği ve Toplum Sağlığı Bölümü Başkanı Dr. Alfred Tallia, düşük enerji seviyelerinin çoğu zaman günlük rutininizde basit değişiklikler yaparak giderilebileceğini söylüyor. İşte uzman görüşleriyle, enerjinizi artırmak için bilimsel araştırma destekli yedi alışkanlık: Stresi Alt Edin Tahmin edersiniz; duygusal stres kendinizi daha az canlı hissetmenize neden olabilir. Bir zihinsel sağlık uygulaması olan Real’in baş tıbbi sorumlusu Dr. Nina Vasan, “Stresin fiziksel sağlığınız üzerinde büyük bir etkisi vardır. Eğer yüksek düzeyde stres hissediyorsanız, bu kesinlikle enerjinizi düşüren şeylerden biri olabilir” diyor. Peki, enerji seviyenizi yükseltmek için, kontrolsüz stresle nasıl mücadele edebilirsiniz? Vasan, her gün sadece beş dakika bile olsa ‘meditasyon veya farkındalığı günlük hayatınıza entegre etme yollarını…

Popüler Kültür, İyi Hayat

Dysania Nedir, Nasıl Baş Edilir?

Sabahları yataktan çıkmak sizin için dünyanın en zor işi haline mi geliyor? Eğer bu his her sabah tekrarlanıyorsa dysania ile mücadele ediyor olabilirsiniz. Hayat ritminizi engelleyen bu soruna neyin neden olduğunu ve çözüm yollarını öğrenmek ister misiniz?   Alarm çalıyor. Gözünüzü kırpıştırıyorsunuz, geriniyorsunuz, uyanmak için mücadele ediyorsunuz ama vücudunuz hayır diyor. Kendinizi yataktan çıkarmak imkânsız gibi geliyor… Herkes bazı günler kalkamayacak gibi hisseder ama bu yatakta kalma ihtiyacı geçmiyorsa dysania ile karşı karşıya olabilirsiniz.   Dysania Nedir?   Dysania, uyku haliyle aynı şey değil ve iyi bir gece uykusuyla çözülemiyor. Yataktan çıkamadığınız, uzun vadeli bir his olarak tanımlamak mümkün. Öyle ki, uyanıp harekete geçmeyi başardığınızda bile, tek istediğiniz tekrar uykuya dalmak oluyor. Şimdi bu sendromun diğer öğelerine bakalım…   Uyku ataleti  Uyku ataleti, kalkıp hareket ettikten sonra bile devam eden yoğun bir uyku hali durumunu ifade eder. Araştırmacılar buna uykuyla uyanıklık arasındaki geçiş aşaması adını veriyor. Bu aşamada üretken veya uyanık olmak zor; kişi tekrar uykuya dalmak için güçlü bir dürtü hissediyor. Uyku ataleti, sağlık çalışanları ve vardiyalı çalışanlar gibi işleri uyku döngüsünün ortasında…

Popüler Kültür

Kış Soğuklarında Sağlıklı Kalmak İçin 9 Öneri

Kış aylarının en soğuk günleri geldi. Bu havalar maalesef çeşitli sağlık sorunlarına neden olabiliyor, özellikle de bağışıklık sistemi hassas olan kişiler için belirli riskler kapıda bekliyor. Peki ne yapmalı, nasıl önlemler almalı? Kışın sert yüzünü görmeye yeni yeni başlıyoruz. En soğuk günleri yaşamaya başlarken, düşük sıcaklıkların sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine karşı bilinçlenmek de büyük önem taşıyor. Çünkü kış soğukları çok sayıda farklı hastalığa kapı aralayabiliyor. Ama elbette dikkat etmeniz gereken şeyleri bilirseniz bu yıkıcı koşullardan fazla etkilenmeden baharı görebilirsiniz. Memorial Ataşehir Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Murat Hakan Terekeci, soğuk havalarda sağlıklı kalmanın yolları hakkında bilgi verdi.  Kış Soğuklarının Etkilerine Dikkat!  Soğuk havalar vücuttaki bazı sistemleri olumsuz etkileyerek hastalıklara zemin hazırlayabiliyor. Gelin, bu dönemde dikkat edilmesi gereken sağlık sorunlarına göz atalım…  Grip ve soğuk algınlığı: Düşük hava sıcaklıkları, vücudun bağışıklık sistemini zayıflatarak soğuk algınlığı ve grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riskini artırabiliyor. Aynı zamanda soğuk havalarda insanların kapalı alanlarda daha fazla vakit geçirmelerinden dolayı hastalıkların bulaşma riski artış gösteriyor. Astım ve alerjiler: Soğuk hava, astım semptomlarını tetikleyebiliyor ve toz, polen gibi…

İyi Hayat, Popüler Kültür

Dijital çağda yeni trend: İrtibatı kesme hakkı!

Dijital teknolojiler yaşamımıza sınırsız erişim kolaylığı getirdi. Akıllı telefonlar ve anlık mesajlaşma uygulamaları aracılığıyla artık her an, her yerde, herkes erişilebilir durumda. Ancak bu durumun bireyler üzerinde olumsuz etkileri de giderek daha fazla hissediliyor. Peki aslında bu kesintisiz irtibatı kesme hakkınız olduğunu biliyor musunuz? Son yılların en çok tartışılan konularından biri de dijital çağın getirdiği sürekli erişilebilir olma halinin, bireylerin özel yaşamlarına, psikolojik durumlarına ve iş-yaşam dengelerine etkileri. Üstelik neredeyse hepimiz bu kesintisiz erişilebilirliğin hayatın normal akışı olduğuna inandırılmış durumdayız. Oysa hepimizin irtibatı kesme hakkımız var! Peki nasıl? Detayları alanın uzmanından, Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Bölüm Başkanı Doç. Dr. Gül Esra Atalay’dan öğrenelim…  Tükenmişlik Sendromuna Yol Açıyor!   Gerek telefon ederek, gerekse e-mail ya da anlık mesajlaşma uygulamalarıyla, zaman ve mekan fark etmeksizin ulaşılabilir durumdayız. Fakat bu durum her zaman olumlu sonuçlar doğurmayabiliyor. Özellikle profesyonel yaşamda sürekli ulaşılabilir olmak bir baskı unsuruna dönüşebiliyor. Çalışanın mesai sonrası zamanlarda da işle ilgili telefon, e-mail ya da mesaj alması dinlenme hakkını kesintiye uğratabiliyor.  Dinlenme zamanlarında da işe dair mesajlarla, e-mail’lerle ilgilenilmesi gerektiğinde bu bir…

Popüler Kültür, Hayat Bir Hediye

Duygularınızı Nasıl İfade Edersiniz? 6 Adımda Duygusal Farkındalık

Başkalarını üzmekten veya rahatsızlık vermekten korkarak duygularınızı paylaşmaktan çekinmek yaygın bir durum. Ancak onları gizlemek kaygı, depresyon, hoşnutsuzluk ve hatta fiziksel sağlıksızlığa yol açabilir. Ayrıca kişisel ve profesyonel ilişkilerinizde sorunlara da neden olabilir. Yapmanız gereken, duygularınızı ifade etmeyi öğrenmek… Duygularınızı kabul edin Duygular doğru ya da yanlış değildir, sadece var olurlar. Yani öncelikle bunun sorunlu bir şey olmadığını bilmeli ve kabul etmelisiniz. Onları reddetmek yerine, kendinize “Böyle hissediyorum ve bu kabul edilebilir” deyin. Bir şey hissettiğinizde kendinize kızmayın Ne hissettiğiniz konusunda stresli veya endişeli bir ruh hali sergiliyorsanız, biraz zaman ayırıp duygularınızı anlamaya ve o süre boyunca iyice ‘farkında olmaya’ izin vermeyi deneyin. Vücudunuzun tepkisini gözlemleyin Hissettikleriniz, beyniniz tarafından kontrol edilen duygularla yönlendirilir. Bir şey hissettiğinizde verdiğiniz fizyolojik tepkileri not edin. Örneğin korktuğunuzda terleyebilirsiniz, utandığınızda yüzünüz ısınabilir, öfkelendiğinizde kalbiniz çarpabilir. Bedensel tepkilerinize odaklanmanız, duyguları ortaya çıktıklarında tanımanıza yardımcı olacaktır. Her bir duyguyla ilişkili bedensel tepkileri hissetmek için “Bu duygu nedir” cümlesini tekrarlayın. Bedeninize odaklanmakta zorluk çekiyorsanız, sessiz bir yerde oturup derin nefesler alarak fiziksel olarak rahatlamayı deneyin. Duygularınızı kelimelere dökmeye odaklanın Dağarcığınızda yeteri kadar…

Popüler Kültür, Evi Hazırla, Kış Uykusu

Evinizi Sonbahara Hazırlamanın 6 Etkili Yolu

Daha kısa günler, daha serin hava, altın rengi yapraklar, tarçın ve vanilya kokuları… Sonbahar geldi, hoş geldi! Artık evleri de her şeyiyle yazdan yeni mevsime geçirme zamanı. İşte yaşam alanınızı sıcak ve rahat hissetmenizi sağlayacak kendi küçük, etkisi büyük hamleler… Evi Derinlemesine Temizleyin  Bahar temizliğiyle hep ilkbahar kastedilir oysa sonbahar, yeni yıl kararları uygulamaya da yakın olduğu için evinizi derinlemesine temizlemek için mükemmel bir zaman. Süpürgelikleri silin. Avizeler, dolap ve rafların üst kısımları gibi genelde unutulan alanların tozunu alın. Oturma odasından başlayıp evin her tarafını elden geçirin. Hava geçiren pencereleriniz varsa sağlamlaştırın, eskiyen panjurları ve perdeleri onarın ya da yenileyin. Fırınınızı, buzdolabınızı, mutfak yüzeylerini ve dolapların içini derinlemesine temizleyin. Dağıtın ve Toplayın Kullanmadığınız mobilya, ev eşyası ve elektrikli eşyaları, ayrıca giysi ve ayakkabılarınızı hayır kurumlarına bağışlayın. Kuru gıda dolaplarınızı tezgâhın üstüne boşaltın. Tarihi geçmiş olanları imha edin. Kullanmayacağınız gıdaları, ihtiyacı olanların yararlanabileceği yerlere bağışlayın. Artık sonbaharın emrettiği sakin ve rahat ortamın tadını çıkarmak için size daha fazla alan sağlayan, düzenli ve modern bir eviniz var. Evinizi Yalıtın İyi yalıtılmış bir ev, özellikle sonbahar ve…

Popüler Kültür, Hayat Bir Hediye, Mükemmel Kahve

Mükemmel Bir Fincan Kahve Nasıl Yapılır?

Sonbahar, daha kendimizle olduğumuz, küçük kişisel hazlarımıza yöneldiğimiz bir mevsim. Haliyle günün ilk kahvesine de biraz daha fazla özen göstermek, keyfi katlamak gerekiyor. İçinizde güneşler açtıracak yudumlar için dikkat etmeniz gerekenler burada… Mükemmel bir fincan kahve yapmak için üç önemli unsur var: İyi su, kıvamında kavrulmuş bir kahve ve dikkatiniz. Öğüttüğünüz çekirdeği kahve makinesine atıp uzaklaşmak cazip bir şey ama aradığınız şey mükemmel kahveyse bu şekilde elde etmeniz zor. Demleme sürecinde kahvenize biraz özen gösterirseniz karşılığını hemen alabildiğinizi göreceksiniz. Kahvenin ne zaman kavrulduğu, lezzeti üzerinde önemli bir etken. Taze kavrulmuş bir kahvenin kaliteli sonuç vereceğine güvenebilirsiniz. Çoğu kahve, en iyi sonuç için kavrulma tarihinden sonraki beş gün içinde tüketilmelidir. Ancak kavrulduktan sonra yaklaşık bir ay boyunca kalitesini koruyabilen çekirdekler de var. Bunun için güvendiğiniz bir satıcıyla konuşmalı ve çekirdek türleri üzerine biraz araştırma yapmalısınız. Çekirdeklerinizin bayat olup olmadığını anlamak istiyorsanız, fincana nasıl döküldüğüne dikkat edin. Eğer fincanın tepesinde hafif bir köpük oluşmuyorsa kahvenizi kullanmak için çok uzun süre beklemişsiniz demektir. Bir kahvenin lezzetini belirlemede en önemli şeylerden biri suyunuzun sıcaklığı. Gerekenden daha düşük sıcaklık,…

Genel, Ekran, Hayat Bir Hediye, Popüler Kültür

Çocuklarda Ekran Süresi Ne Olmalı?

Bir büyük çağ yangınıyla karşı karşıyayız. Özellikle ergenler, uyku haricinde bütün vakitlerini ekran başında geçirmek istiyor. Teknoloji bağımlılığı nedeniyle tuvalete bile gitmeyenler var! Peki, okulların açıldığı bu dönemde, sürekli büyüyen bu tehlikeye karşı neler yapılabilir? Yeni teknolojiler, özellikle internet, günlük hayatın vazgeçilmez bir parçası artık. Ancak doğru kullanılmadığında bağımlılık yaratma riski taşıyor. Bu risk özellikle çocuklar ve gençler arasında daha yaygın. Öyle ki tuvalete gitmeyi, yıkanmayı, diş fırçalamayı, yüz yıkamayı ertelemek gibi özbakım sorunları bile ortaya çıkabiliyor. Çocuk ve ergen psikiyatri uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Neriman Kilit (Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi), teknoloji bağımlılığının özbakım üzerindeki etkilerini değerlendirirken, çocuklarda ekran süresinin ne olması gerektiğiyle ilgili de bilgilendiriyor. Yeni teknolojilerde bağımlılık riski var Yeni teknolojiler hayatın vazgeçilmez bir parçası olarak dünyanın birçok yerinde, hemen her yaştan insanın hayatında yer alıyor. Dr. Öğr. Üyesi Neriman Kilit, bu durum hakkında, “Hiç şüphesiz doğru kullanılması halinde hayatı oldukça kolaylaştırması söz konusuyken, doğru bir çerçeve içerisinde kullanılmadığı takdirde bağımlılık olabilecek bir riski de barındırıyor” diyor. Bu risk, özellikle çocuklar ve gençler arasında daha yaygın: “Son yıllarda bilgisayar, tablet…