Ani artış varsa ciddiye alın
Herkesin uykulu olduğunda sergilediği farklı davranış biçimleri olabilir ama biri var ki tüm dünyada geçerli: Esnemek.
Yılanlar ve balıklar… Kediler ve köpekler… Hatta yaşamını henüz ana rahminde sürdüren doğmamış bebekler. Belki şu anda bu yazıyı okurken siz de bunu yapıyorsunuz: Esniyorsunuz!
Esneme, insanlar ve onun yakın akrabaları sayabileceğimiz ‘sosyal memeliler’in hepsinde görülüyor. Ancak bu kadar yaygın bir özellik olmasına rağmen hâlâ da gizemini koruyor. Aklımızı kurcalayan çok temel iki soru var: 1. Neden esniyoruz? 2. Esnemek neden bulaşıcı?
Neden esnediğimiz konusunda yapılan son araştırmalar, bu uykulu iç çekmelerimizin, beyinlerimizin sıcaklığını düzenlemeye yardımcı olduğunu öne sürüyor. Yani esneme, bir beynin sıcaklığını düşürme aktivitesi.
Gelelim ikinci gizeme… Bugüne kadar yapılan araştırmalar baz alındığında bulaşıcı esnemenin tek açıklaması var: Empati. Yani başka bir bireyin duygularını anlama ve hissetme yeteneği. Tıpkı birinin gülümsediğini veya kaşlarını çattığını gördüğümüzde, aynı mutluluk veya üzüntüyü hissetmek için onu taklit etmemiz gibi. Uzmanlar şöyle özetliyor: “Bu durum sadece bedenlerimizin ve beynimizin çalışma tarzının bir yan ürünü.”
Peki ya aşırı esniyorsanız? İlk akla gelen şey tabii ki yorgunluk ve uyku bozuklukları. Ama kullanılan ilaçların yan etkileri, kalbin içinde veya çevresinde kanama, kalp krizi, beyin tümörü, epilepsi, MS, karaciğer yetmezliği gibi ciddi rahatsızlıkların da belirtisi olabilir. Esnemenizde ani bir artış fark ettiyseniz, özellikle de görünürde bir neden olmadan sık sık esniyorsanız bu sinyali ciddiye alın.