Tembellik genellikle hastalık olarak sınıflandırılmıyor, davranış veya alışkanlık olarak görülüyor. Oysa uzmanlar tembelliğe neden olabilecek bazı sağlık sorunları veya psikolojik durumlar olabileceği görüşünde. Peki altta yatan nedenler nasıl anlaşılır ve tembellik nasıl aşılır?

Tembellik nedir?

Tembellik, tıp alanında resmi bir klinik terim değil, böyle bir teşhis koyma imkânı yok. Bununla birlikte bazı psikologlar, popüler kültürde kullanıldığı şekliyle tembelliği tanımlamaya çalışmış. ‘Human Arenas’ dergisinde 2018’de yayımlanan bir çalışmaya göre tembellik, bilinçli ve kontrol edilebilir faktörler yani bireysel çaba eksikliği nedeniyle, beklenen şekilde hareket etmeme veya performans göstermeme olarak kabul edilebilir. Bu tanıma göre örneğin dikkat bozukluğu nedeniyle ödevlerini yapamayan bir öğrenci tembel tanımına uymuyor ama ödevlerini yapabilecek durumda olduğu halde yapmamayı tercih eden bir öğrenci bu gruba giriyor.

Tembellikle erteleme arasındaki farklar neler?

 Bu nedenlerden dolayı, tembellik kavramı psikoloji araştırmalarında sıkça karşımıza çıkmıyor. Ancak kendisiyle yakından ilişkili ve özellikle son dönemde üzerine iyi çalışılmış bir olgu olan erteleme için yapılmış çok araştırma var. Bu iki kavram sıklıkla birbirlerinin yerine kullanılsa da aralarında farklar bulunuyor: Erteleme, daha kötü bir duruma düşme beklentisine rağmen amaçlanan bir eylemin gönüllü olarak geciktirilmesi. Yani bir eylemin erteleme olarak nitelendirilebilmesi için kişinin bir şeyi yapmaya niyet etmesi ve sonra yapmamaya karar vermesi gerekiyor. Bir kişinin bir şeyleri ertelediği zamanları tespit etmek genellikle kolay, tembellik örneklerini saptamak ise çok daha zor. Bu ayrımları yapmak önemli çünkü en gayretli insanlar bile bazen erteleyebiliyor. Yani bazen erteliyor olmanız sizi tembel yapmıyor.

Sağlık ve davranışsal faktörlerin kombinasyonu

 Gelelim tembelliğe… Uzman klinik psikolog Sinan Sarıca, “Tembellik genellikle hastalık olarak sınıflandırılmaz. Daha çok bir davranış veya alışkanlık olarak görülür. Ancak tembelliğe neden olabilecek bazı sağlık sorunları veya psikolojik durumlar olabilir. Örneğin, depresyon veya kronik yorgunluk sendromu bir kişinin sürekli yorgun ve motivasyonsuz hissetmesine neden olabilir, bu da tembellik olarak yorumlanabilir” diyor.

Bununla birlikte, tembelliğin bazen kişisel disiplin eksikliği, motivasyon kaybı veya hedef belirlememe gibi davranışsal ve alışkanlığa bağlı faktörlerden de kaynaklanabileceğine dikkat çekiyor: “Bu tür durumlarda, kişi belirli bir işi yapmak yerine daha kolay ve keyifli aktivitelere yönelme eğiliminde olabilir. Yani tembellik hem sağlıkla ilgili hem de davranışsal faktörlerin bir kombinasyonu olabilir. Eğer tembellik bir sağlık sorununun belirtisi değilse kişisel alışkanlıkları ve motivasyonu gözden geçirerek değişiklikler yapmak mümkündür.”

Tembellikle pasiflik aynı şey mi?

Tembellikle pasiflik arasında fark var ancak bu iki kavram da birbiriyle karıştırılabiliyor. Sarıca, “Tembellik, bir işi yapmaktan kaçınma veya görevleri yerine getirmekten bilinçli olarak kaçınma durumudur. Genellikle motivasyon eksikliği, ilgi alanı eksikliği veya işi zor veya sıkıcı bulma gibi nedenlerden kaynaklanır. Pasiflik ise kişinin dış etkenlere tepki vermeme veya kendi inisiyatifiyle harekete geçmeme eğilimidir. Pasif bir kişi, kendi kararlarını vermektense başkalarının yönlendirmesine izin verme eğiliminde olabilir. Genellikle özgüven eksikliği, kararsızlık, başkalarının yargılarından çekinme veya çatışmadan kaçınma isteği gibi nedenlerden kaynaklanır. Kısacası tembellik daha çok bir iş yapmaktan kaçınma veya erteme eğilimiyken, pasiflik karar vermekten veya harekete geçmekten kaçınma durumudur” diye anlatıyor.

Tembellik uzun süreliyse altta başka bir neden olabilir!

Uzman klinik psikolog Sinan Sarıca, tembellik davranışının bazı psikolojik veya nörolojik hastalıkların belirtisi olabileceğine de vurgu yapıyor. Peki bu sorunlar neler olabilir?

“Depresyon, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB), kronik yorgunluk sendromu, anksiyete bozuklukları ve motivasyonel bozukluklar (avolisyon) sonucu kişide tembellik görülebilir. Eğer tembellik olarak görülen davranışlar uzun süreli, sürekli veya kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkileyecek şekilde seyrediyorsa bu belirtiler altta yatan bir tıbbi durumu işaret edebilir. Bu tür durumlarda bir sağlık profesyoneliyle görüşmek önemlidir.”

Tembelliğin arkasında yatan psikolojik sebeplerin çeşitli olduğuna değinen Sarıca, “Psikolojik sebepler genellikle bireyin kişisel deneyimlerine, inançlarına ve duygusal durumlarına bağlıdır” hatırlatmasında bulunuyor. Motivasyon eksikliği, başarısızlık korkusu, özsaygı eksikliği, özdisiplin eksikliği, anksiyete ve depresyon, erteleme ve öğrenilmiş çaresizlik tembelliğe katkıda bulunabilecek bazı yaygın psikolojik sebepler. Peki ne yapılmalı?

Son noktayı yine uzman koyuyor: “Bu psikolojik sebepler, genellikle birbiriyle ilişkilidir ve kişinin davranışlarını etkileyebilir. Tembelliği aşmak için bu altta yatan nedenleri anlamak ve üzerinde çalışmak önemlidir. Bu, profesyonel destek, kişisel gelişim stratejileri ve sağlıklı alışkanlıklar edinme yoluyla gerçekleştirilebilir.”