Yaz tüm hızıyla ve sıcaklığıyla devam ediyor. Soğuk su ya da dondurmanın yetmediği günler geçiriyoruz. Ama bazen ekranda izlediklerimiz de bizi serinletebilir. Netflix’ten bolca deniz, kum ve aşk içeren bir listeyi size doğru üflüyoruz.
-
The Last Summer
Hangi ülkede yaşıyor olursanız olun; üniversiteye gitmeden önceki son yaz tatili önemlidir. İşte tam bu aşamadaki bir grup genç son yaz tatillerini hayalleri ve ilişkileriyle geçiriyorlar. Gençlik eğlencesi her yazın olmazsa olmazıdır zaten. Başrollerinde ‘Riverdale’le yıldızı parlayan K.J. Apa ve genç neslin yıldızlarından Maia Mitchell’ın yer aldığı filmi izlerken çok eğleneceğiniz kesin.
-
Geçen Yaz
Bu telefonlar yokken ne yapıyorduk biz? Merak edenler ya da hatırlamak isteyenler için Netflix Türkiye’nin orijinal filmlerinden en yenisi karşınızda. Sami Berat Marçalı’nın yazdığı, Ozan Açıktan’ın yönettiği film, her yazı aynı beldede geçiren yazlıkçıların çocuklarının hikâyesini anlatıyor. Cep telefonu yok, anne azarı var! Tabii gençlik aşkı ve heyecanları da… Oyuncu kadrosunda Ece Çeşmioğlu ve Aslıhan Malbora gibi televizyondan tanıdığımız isimler bulunan filmin başrolündeyse yepyeni bir yüz, Fatih Şahin parıl parıl parlıyor.
-
The Kissing Booth 1-2-3
Netflix’in en başarılı orijinal film serisi üçüncü filmiyle izleyicisine kavuştu. Elle ve Lee’nin çocukluktan beri süregelen arkadaşlıkları, Elle’in, Lee’nin abisi Noah’ya âşık olmasıyla birlikte sınanmaya başlıyor. Önce büyüme sanrıları sonunda da üniversite tercihleriyle üç film de arkadaşlık ve aşka dair eğlenceli hikâyeler anlatıyor. Joey King ve Joel Courtney gibi iki yeni nesil yıldıza büyük ün kazandıran üçlemede kendi gençliğinize dair bir şeyler bulmamak çok zor.
-
Ibiza
İşinizden çok mu sıkıldınız? Hak ettiğinizi almadığınızı mı düşünüyorsunuz? Hayatın amacı bu olmamalı mı? Sizinle aynı şeyleri sorgulayan Harper’ın macerasına katılmaya ne dersiniz? Dört senedir çok çalışmasının ödülü olarak Barselona’ya bir iş gezisi kazanan ve bunu bir tatil haline getirmek isteyen Harper’ı, ‘Community’ ve ‘Love’dan çok sevdiğimiz Gillian Jacobs canlandırıyor üstelik.
-
Eurotrip
Ergenlik zor. Özellikle liseden yeni mezun olmuşsanız ve hayatın sizi nereye götüreceği belli değilse… Dört lise arkadaşının, bir hatayı düzeltmek için Amerika’dan Almanya’ya olan olaylı yolculuğunu izlemek gerçekten çok keyifliydi. 2004 yapımı film halen eğlencesiyle gençlik filmlerine örnek olmayı sürdürüyor. Arkadaşlık ve cinsellik üzerine tartışılacak sahneleri olan filmi izlerken gülmek garanti. Yapamadığımız Avrupa turlarına bakıp üzülmek de mümkün tabii.
-
Resort to Love
Kariyeriniz ve hayatınız dibe vurduğunda sahiden ‘Tek Çare Aşk’ olabilir mi? Bir romantik komediden ne beklersiniz? Tam da bunu. İşinde dibe vurmuş bir ses sanatçısı, çalışmaya başladığı tropik otelde eski nişanlısıyla karşılaşıyor. Hem de onun düğününde şarkı söylemek üzere! Nereden baksan romantik, nereden baksan komedi…
-
Baywatch
90’lı yılların en büyük televizyon efsanelerinden biriydi ‘Baywatch’. Güzel kadınlar, güzel erkekler, kızgın kumlar ve serin sular… Netflix’in 2017’de yayına aldığı ‘Baywatch’ta da Dwayne Johnson, Zac Efron ve Alexandra Daddario gibi isimler aynı etkiyi yaratıyor. Çözülmek zorunda olunan bir komplo, kızgın kumlar ve serin sular da cabası…
-
This Little Love of Mine
İşkolik bir avukat yıllar önce koptuğu memleketine geri dönüyor. Üstelik bu memleket, tropik bir ada. Bu iş gezisi, eski dostuyla alevlenen bir aşka dönüşüyor ve her şeyiyle bir yaz filmi haline geliyor. Avustralya’dan sevgilerle…
-
The Blue Lagoon
Cennet gibi bir ıssız adaya düşen, hayata kalmaya ve kendilerine yeni bir dünya yaratmaya çalışan iki gencin hikâyesi. 1980 yapımı film o kadar tuttu ki 10 yıl sonra devamı da çekildi. Büyüyen ve cinselliği keşfeden bir çift ve harika bir ada manzarası. Seyretmek isterseniz devam filmi de Netflix’te yer alıyor. İsmi ‘Return to the Blue Lagoon’. Orijinal filmse başrollerdeki Christopher Atkins ve Brooke Shields’a büyük ün kazandırdı ve ikisi de aranan oyunculardan oldu.
-
Just Go with It
Jennifer Aniston, Adam Sandler ve okyanus kıyısı… Sevgilisine boşanmış ve çocuklu bir adam rolü yapan Danny’nin, işler ciddileşince rol yapması için bir ofis çalışanını işe almasını izlerken gülümsememek çok zor. Bu film romantik komedinin tam karşılığı olabilir ve yaz günlerinde çok iyi gelebilir.