Cinsel hayat
Yatağın şifreleri Uyku mu seksten, seks mi uykudan? Evet, bir klişeyle başladık çünkü bu ikilinin birbirine sıkı sıkıya bağlı ilişkisini ancak böyle anlatabilirdik. Şimdi biraz açalım: Uykusuzluk cinsel hayata önemli ölçüde zarar veriyor. Öte yandan, sağlıklı bir seks yaşamı daha iyi uyumanıza yardımcı oluyor ve bu da cinsel hayatınızı daha da iyileştiriyor. Detaylı açıklama ve yönlendirmeler için sizi sitemizin ‘Cinsel Hayat’ bölümüne almadan önce durumu hızlıca özetleyelim… Öncelikle uyku-seks bağlantısının, hamilelik, doğum sonrası yaşam ve menopoz etkileri nedeniyle kadınlarda daha baskın hissedildiğini söylemek gerek. Tüm bu süreçler uykusuzluğa neden olabiliyor ve yorgunluk, stres, depresyon gibi sebeplerle kadınların cinselliğe ilgisini azaltıyor. İyi bir uyku testosteron seviyelerini de koruyor. Chicago Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, bir hafta boyunca gece 5 saatten az uyuyan erkeklerin, 7-9 saat uyuyanlara kıyasla daha düşük testosteron seviyelerine sahip olduğunu gösteriyor. Bir haftalık uyku yoksunluğu testosteron düzeylerini yüzde 10-15’e düşürüyor. Malumunuz; testosteron, libidoyla en yakından bağlantılı hormon.Michigan Üniversitesi’nde 2015’te yapılan bir araştırmaya göre ise kişilerin uyku süresi uzadıkça cinsel istekleri de artıyor. Araştırmalar uykudan önce seksin de, kaygıyı hafifletip rahatlatan endorfin salgılanması sayesinde uyku…
Biyolojik saat
Sirkadiyen ritim de diyebilirsiniz Boşa demiyorlar “İnsan vücudu mükemmel işleyen bir makinedir” diye… Farkındaysanız vücudumuzda belirli aralıklarla tekrarlanan davranış şekilleri söz konusu. Bir numaralı konumuz uyku bunlardan biri. İşte hormonların ne zaman salgılanacağı gibi metabolik işlemleri düzenleyen bu sisteme biyolojik saat deniyor. Sadece insanların değil, tüm canlıların sahip olduğu bir özellik bu. Organizmanın bu döngüsünü düzenlemeye yardım eden ışık, sıcaklık gibi çevresel işaretlere ‘zeitgeber’ adı veriliyor. Tıpkı zamanı ölçen saatlerimiz gibi biyolojik saat de, ‘zeitgeber’ değiştiğinde yeniden ayarlanabiliyor. Buna en iyi örnek, sık seyahat edenlerin gayet iyi bildiği jet-lag (Bu konuda ayrıntılı bilgi için ‘J’ harfine bakın). Son yıllarda adını giderek daha sık duyduğunuz, belli bir periyot içindeki biyokimyasal ve psikolojik davranışlarının bütününü ifade eden ‘sirkadiyen ritim’ de bu tanımın diğer adı. Son araştırmalara göre insanların içsel sirkadiyen saatinin ortalama süresi yaklaşık 24 saat 15 dakika. Bunları inceleyen bilim dalına ise kronobiyoloji adı veriliyor.Hâlâ araştırılan ve elde edilen bulgularla bilim dünyasını her seferinde biraz daha şaşırtan bu alanın daha pek çok sürpriz barındırdığı ise aşikâr. Örnek istiyorsanız 2017 Nobel Tıp Ödülü’nü hatırlatalım. Dünyanın en prestijli ödülünü…
Apne
Geciktirmeye gelmez Yunancada ‘soluksuz kalmak’ anlamına gelen bu kelime, uyku bozukluklarının en yaygın görülenlerinden ikincisi (ilk sırada insomnia var). Kabaca ‘uykuda solunumun durması’ olarak tanımlanıyor. Daha az görülen ‘Santral’ (beyin kaynaklı) ve daha sık rastlanan ‘Obstrüktif’ (tıkayıcı) olmak üzere iki tipi bulunuyor. Hiç öyle hafife alınacak bir şey de değil. Hadi gelin, biraz abartarak söyleyelim; üremenin, dolayısıyla insan neslinin sonunu bile getirebilir! Zira Chicago Üniversitesi’nin bir araştırmasına göre özellikle horlamayla bağlantılı uyku apnesi sorunu yaşayan erkeklerin testosteron seviyeleri, böyle bir derdi olmayan ve benzer geçmişe sahip akranlarından çok daha düşük oluyor. Ayrıca sonuçları arasında kalp krizinden hipertansiyona, beyin felcinden depresyona, unutkanlıktan cinsel isteksizliğe, hatta ani ölümlere kadar yok yok! Neyse ki etkili müdahale yolları geliştirilmiş ve sonuç alınabilen bir sorun. Yeter ki meseleyi anladıktan sonra tedaviyi geciktirmeyin. Uyku apnesi hakkında daha ayrıntılı bilgi için tıklayın.
Erkenci kuş mu yoksa gececi baykuş mu?
En ‘gözü açık’ haliniz günün hangi saatine denk geliyor? Sabahçı mısınız, gececi misiniz yoksa arada bir yerlerde mi? Soruları cevapladıkça puanlarınızı toplayın, tarzınızı söyleyelim.
A’dan Z’ye uyku sözlüğü
Sizi bulutlar üstüne kurulu, kocaman bir evrenin parçaları arasında gezinmeye davet ediyoruz. Harflerin arkasındaki sırları keşfetmek için tıklayın.
Koynunda uyanmak isteyeceğiniz 12 yer
Heybetli dağ sıraları, kırmızı çöller, uçsuz bucaksız kumlar, tuz düzlükleri, peribacaları, travertenler… Uyandığınızda ilk gördüğünüz şeyin bunlar olduğunu düşünsenize! Şu 12 noktayı kaydedin, pişman olmazsınız.
İdeal yatak odası nasıl olmalı?
İyi bir uyku için yatak odanızın düzeni çok önemli. Uygun ortam, uyku hijyeninin de önemli bir parçası. Işıklandırma, ses, koku gibi pek çok bileşeni olan ideal odayı oluşturabilmeniz için rehberiniz hazır…
Pijama, gecelik; buraya nasıl geldik?
Çubuklusu babaları, Münir Özkul’u, Sümerbank’ı, aile pikniklerini hatırlatan pijamalar… Sateni, pamuklusu, basması, askılısı, şortlusu, dantellisi, ‘anne tipi’ olanıyla renkte, tasarımda, malzemede sınır tanımayan gecelikler… Yeşilçam filmlerinden dolayı aklımıza ‘zenginlik alameti’ olarak kazınmış seksi kombinezonlar, efil efil sabahlıklar, kalantor robdöşambrlar… Peki her şey nasıl başladı? İşte ‘yatak giyimi’nin tatlı tarihi…
Şekerleme yapmak bir sanattır
Nereden mi biliyoruz? Gelmiş geçmiş en yaratıcı sanatçılardan Salvador Dalí’nin bu konuya atfettiği önemden. Kendisi bu uğurda bir yöntem bile geliştirmiş bir efsane. İşte deli/dâhi Dalí gibi ‘kestirme’ rehberi…