Bir kediyle beraber yaşayanlar bilirler. Zaman zaman yani sizi uyku tutmadığında kedinin uykusuna kayıtsız kalmak zordur. İnsan düpedüz haset eder. En tuhaf yerlerde, günün herhangi bir saatinde uyurlar. Evet, siz gece uyuyamazken de sabah aniden uyandığınızda da…
Kediler vücutlarıyla, dünyayla uyumlu varlıklar. Acıktıklarında yerler, doyduklarında yemeyi bırakırlar, uykuları geldiğinde uyurlar; oyun oynayası gelince oynar, koşa koşa gider su içer, geri gelir uyumaya devam ederler. Biz hem koşturmaktan hem de kimi alışkanlıklardan kendimizi dinlemeyi unutuyoruz. Bir ev kedisi günde ortalama 16 saatten fazla uyuyabiliyor. Ben de bir gece uyumak yerine çalışırken rüya gördüğünü düşündüğüm kedime bakarken, ondan öğrenebileceğim bir şeyler olabilir mi diye kafa yordum. Birkaç gün bu niyetle izleyince kedilerden öğrenecek çok şeyimiz olduğunu fark ettim. Anlatayım…
Her an şekerleme yapmaya hazır olmak
Kediler günün büyük bir kısmında uyuyor gibi görünse de gün içinde kısa uykulara daha çok dalıyorlar. Araştırmalar, şekerlemenin kalbin çalışmasına yardımcı olduğunu, tansiyonu düşürdüğünü, hücre yenilenmesini desteklediğini, duygu durumumuzu yükselttiğini, stresi azalttığını ve hem belleğe, hem öğrenme yetilerimize hem de yaratıcılığımıza katkıda bulunduğunu gösteriyor. İdeal süre olan 15-25 dakikalık şekerlemelere ‘kedi şekerlemesi’ deniyor. Bu şekerlemenin en önemli avantajı, derin uyku evresine geçmeden ve uyuyanı halsizliğe düşürmeden amacına ulaşabilmesi.
Hep doğru sıcaklığı bulmak
Kediler kışın da yazın da ideal uyuma sıcaklığını bulurlar. Kışın kaloriferin yakınına ya da üstüne, çıkan her güneşte güneşe yatar; yazın ise balkonda, taşın üstünde uyurlar. Kışın doğru pofuduklukta terlikleri giymeyi, yazın da açık bir pencerenin önünde durmam gerektiğini, saçlarım güneşten ısındığında bundan mutlu olmayı kedilerden öğrendim.
Uyanınca kalkmak
Kediler uyandıklarında pat diye uyanır! Uyandıktan sonra oldukları yerde dönmez ya da telefonlarından Instagram’ı açıp hikâyeleri gezmezler. Uyanırlar ve hemen güne başlamaya hazır olurlar. Yatakta oyalandığımızda, aklımıza kedileri ve enerjilerini getirebiliriz.
Kendine zaman ayırmak
Kediler kendilerini temizlemeye, camdan uzun uzun bakmaya, bol bol su içmeye özen gösterir. Vakit bulduklarında (çünkü malum, çok meşguller) patilerini, tüylerini yavaş yavaş temizler, kendilerini şımartırlar. Her şey gibi, bunu da öylesine yapmazlar. Sakince, bütün dikkatlerini kendilerine vererek yalanırlar. Akşamları ılık bir duş almak, cilt bakımına zaman ayırmak gibi ufak kişisel bakım rutinleri için bize de ilham verebilirler.
Egzersizi ihmal etmemek
Kediler fırsat buldukça evde bol bol koşarak, küçük bir şişe kapağıyla yarım saat oynayarak formlarını koruyabiliyor. Gün içinde bol bol geriniyor, esniyor, oyuna, eğlenceye ve egzersize zaman ayırıyorlar. Bütün gece hiç uyanmamalarının nedeni gün içinde bol bol oynamak. Bilimsel araştırmalar, gün içinde egzersiz yapmanın uyku kalitesine olumlu etki ettiğini kanıtlıyor. Demiştim, kedilerden öğrenecek bol bol şey var.
Uykun gelince uyumak
Bir kediyi ıslak mamasından ve uykusundan vazgeçiremezsiniz. Uyumak isterse uyur. Mağaza vitrinlerinde, kozmetik marketlerdeki bigudi ve pamuk raflarında, sokakta çimenlerin üzerinde, güneşte göbeğini ısıtan kedileri bir düşünün. Ne olursa olsun uyuyorlar, değil mi?
Uykuya direnmemek
Uykuya direnmek sadece insana has bir davranış. Üzerine düşününce epey saçma olduğunun farkına varıyorsunuz. Düşünsenize, uykuyu reddetmenin yemek yemeyi, su içmeyi reddetmekten ne farkı var? Kediler uyumaları gerektiğinde oyalanmaz, uyurlar. Ellerinde bir telefonları yoktur çünkü!
Kalkınca gerinmek
İnsanların uyandığında biraz esnemeye, gerinmeye, vücudunu hayata açmaya zaman ayırması gerekiyor. Yataktan kalkar kalkmaz, mutfağa ya da banyoya gitmek yerine biraz omurgamızı esnetmek; bacaklarımızı, bütün gün bizi üzerinde taşıyacak bileklerimizi, ayaklarımızı biraz gerinerek harekete geçirmek iyi bir fikir.
Uykunun kıymetini hiç unutmamak
Kedim Binnaz, gün içinde bilgisayarımın üzerinde gezmek, ıslak mama kabının olduğu yerde miyavlamak, olur da başka bir odaya gidersem ne yaptığımı kontrol etmek için arkamdan yürümek dışında da evde küçük gezintilere çıkar. Evin içinde seçip beğendiği uyuma noktaları vardır. Gardırobun tepesi ve içi, çekmeceler, minderler arasından birine kararlı adımlarla yürür ve uyumaya başlar. Bunun, onun için küçük bir ritüel olduğunu anlarım izlerken. Uykunun kıymetini doğal bir şekilde kavramıştır. Tek mesele, nerede rüyaya dalacağını seçmektir.
Uykuya hak ettiği önceliği vermek
Uykuya hak ettiği önceliği vermek, bizi gündüzleri daha sevimli ve verimli bir varlığa dönüştürüyor. Genellikle uyku, ilk feda ettiğimiz şey oluyor. Kimi zaman akşamları bir dizinin son bölümünü izlemek, kimi zaman ertesi günün işlerini yapmak, mail cevaplamak, kimi zaman biraz daha sosyal medyaya bakmak için uykudan çalıyoruz. Halbuki kediler, en önemli şeyin uyku olduğunu bilir ve her fırsatta kestirirler. Onlardan bir şeyler öğrenme vakti geldi de geçiyor bile…