Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımına göre sağlık, sadece hastalık ve sakatlığın olmayışı değil; bedenen, ruhsal ve sosyal olarak da tam iyilik hali. Dünya Uyku Günü’nde bu yıl uzmanlar, tam da bu tanımda tarif edildiği üzere sağlığı oluşturan en önemli unsurlardan biri olarak uykunun yaşamımızdaki kritik rolüne dikkat çekiyorlar.

Dünya Uyku Günü, her yıl ilkbahar ekinoksundan önceki cuma günü ilan ediliyor. Bu yıl 19 Mart’a denk gelen uyku gününün sloganı ‘Düzenli uyku, sağlıklı gelecek’ olarak belirlendi.

Sağlıklı uykunun önemini kavramak belki de her zamankinden daha da önemli. Zira COVID-19 pandemisi nedeniyle bu yılın temasında da sağlıklı uyku ve beraberinde getirdiği kazanımlara işaret ediliyor.

Dünya Uyku Günü neden var?

Her yıl mart ayında uykuyla ilgili sağlık, eğitim, çalışma ve otomobil kullanma gibi önemli sosyal konularda bir eylem çağrısı yapmak amacıyla Dünya Uyku Günü etkinlikleri düzenleniyor. Dünya Uyku Derneği’nin Dünya Uyku Günü Komitesi tarafından organize edilen etkinliklerde uyku bozukluklarının daha iyi tanınması, önlenmesi ve tedavi edilmesiyle, uyku sorunlarının toplum üzerindeki yükünü azaltmak hedefleniyor.

Türk Uyku Tıbbı Derneği de Dünya Uyku Günü nedeniyle, sağlıklı uykunun yaşamı devam ettirmek için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlatmak üzere önemli bilgiler verdi.

Sağlıksız uyku ömrü kısaltıyor

Uyku kritik bir biyolojik süreç ve yaşamın her döneminde önemli. Bununla birlikte, COVID-19 salgınıyla karşı karşıyayken fiziksel ve zihinsel sağlığa faydaları nedeniyle uyku daha da önemli hale geldi.

Uyku tıbbıyla ilgilenen uzmanlar, düzensiz veya yetersiz uykunun iş ve sosyal hayatı etkileyebilecek kardiyovasküler hastalıklara, diyabete ve obeziteye neden olabildiğini vurguluyor. Bu hastalıklar kişinin, dolayısıyla toplumun tüm geleceğini maddi ve manevi yönden kısıtlıyor, en önemlisi ‘sağlıklı ömrü’ kısaltıyor.

Pandemide uyku kalitesi düştü

Milyonlarca insan koronavirüs salgınından önce de uykusuzluktan şikâyetçiydi. Ancak pandemi, daha önce uyku problemi olmayanlar için de bir dizi yeni uyku sorunları ortaya çıkardı. Bu yıl, uykuya dalmakta ve sürdürmekte güçlük, uzun uyku süreleri ve düşük uyku kalitesi en sık görülen uyku sorunları oldu.

Koronavirüs herkesi aynı şekilde etkilemedi elbette. Virüsle enfekte olan hastalarla yakınları ve direkt yüz yüze kalan sağlık çalışanları uyku sorunlarından daha çok etkilendi. Tüm dünyada görüldüğü gibi, sonuçlar çok geniş bir alana yayıldı ve uyku için önemli sorunları da beraberinde getirdi.

Uyku eksikliği aşıların etkinliğini dahi azaltabiliyor

Uyku, etkili bir immün sistem güçlendirici. Sağlam bir gece uykusu vücudumuzun savunma sistemini güçlendirir. Çalışmalar uyku eksikliğinin bazı aşıları daha az etkili hale getirebileceğini bile göstermekte.

Uyku ruh halini iyileştirir. Sağlıklı uyku beyin fonksiyonlarını artırır. İyi uyuduğumuzda zihnimiz daha iyi çalışır, karmaşık düşünme, öğrenme, hafıza ve karar verme süreçlerine de katkıda bulunur.

Uykuda solunumun durması olarak bilinen uyku apnesi, kardiyometabolik hastalıkları, arteriyel hipertansiyonu ve obezitesi olan orta yaşlı ve yaşlı hastalarda daha sık görülür. COVID-19 tanılı hastalarda daha kötü sonuçlar için bu hastalıklar risk faktörleridir. Bu nedenle, uyku apnesi hastasıysanız, COVID-19’dan etkilendiğinizde yüksek riskli hasta grubunda düşünülebilirsiniz.

Ne zaman tıbbi yardım almalı?

Gece uykuya dalmakta zorluğunuz, sık uyanmanız, uykuda horlama ve nefes durmanız, sabah yorgunluğunuz, gün içi aşırı uykululuğunuz varsa mutlaka uyku tıbbı ile ilgilenen hekimle görüşün. Türk Uyku Tıbbı Derneği, uyku şikâyetleri olan kişilere dernek tarafından akredite edilmiş uyku merkezlerine başvurmalarını öneriyor.