Korktuğumuz maalesef başımıza geldi! Kahramanmaraş merkezli, 10 ilde binlerce kişinin ölümüne, yaralanmasına ve çok büyük bir yıkıma yol açan depremin sonrası da çok zor bir dönem. Travma sonrası stres bozukluğu için uzmanlara kulak vermek şart.Yatsan

Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve Adana, Malatya, Adıyaman, Gaziantep, Adana, Hatay, Kilis, Diyarbakır’da da şiddetli hissedilen deprem, tüm ülkede üzüntü ve korkuya neden oldu. Uzmanlar güçlü, şiddetli ve ciddi bir hasara neden olan depremin toplumda psikolojik travmaya yol açabileceğini belirtiyor. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi’nden Psikiyatr Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, “Sürekli korku, irkilme, uyku bozukluğu ve ağlama gibi belirtiler Travma sonrası stres bozukluğunu işaret ediyor. Uzun sürmesi halinde mutlaka uzmandan destek alınmalı” diyor.

Şok anında tehlikeli kurtuluş yolları seçilebiliyor

Dr. Semra Baripoğlu, depremin yaşandığı anlara dönerek anlatıyor: “Kişi aşırı derecede korku yaşayabilir. İlk anda ve ilk dakikalarda şoka girebilir. Çaresizlik ve panikleme duygusu yaşanabilir. Bazı kişiler deprem anında pencereden atlamak gibi tehlikeli bir kurtuluş yolu seçebilir. Kendini çaresiz hissedebilir, ölüm korkusu o anda kişiyi etkisi altına alır. Örneğin hayatını kaybedeceği, bir şeylerin üzerine yıkılacağı ya da kendini sakat bırakacağı gibi bir korku oluşur.”

Sürekli korku ve konuşmama isteği oluşabiliyor

Yaşanan afetin kişide bıraktığı travma şiddetinin değişebileceğini ifade eden Dr. Baripoğlu, “İlerleyen günlerde; depremin şiddetine, kişinin yaşına, depreme nerede yakalandığına, deprem sırasında veya sonrasında herhangi bir sevdiğini veya yakınını kaybedip kaybetmediğine göre travmanın boyutu değişebilir. Depremden en ağır ve en kötü şekilde etkilenenlerde sürekli bir korku, irkilme tepkisi, en küçük bir sesten etkilenme, uyku bozukluğu, iştahta azalma, ağlamalar, sürekli o anın gözünün önüne gelmesi ve kimseyle konuşmak istememe gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Kişiden kişiye değişir ama sıklıkla görülen belirtiler bunlardır. Bazı kişilerde sık sık kendini kaybetmeye kadar belirtiler ortaya çıkabilir” diyor.

Deprem sonrası uyaranlar kalıcı korkuya yol açabiliyor 

Deprem sonrasında da, depremi çağrıştıran uyaranlardan dolayı kişide korku gelişebileceğini kaydediyor Dr. Semra Baripoğlu: “Bazı kişiler eve ya da deprem sırasında bulundukları odaya günlerce, aylarca giremeyebilirler. Çoğu kişi depreme bağlı yaşadığı psikolojik travmanın etkilerini kendi baş etme mekanizmalarını kullanarak günler içinde atlatır ve tıbbi tedavi ihtiyacı olmaz. Ancak bazı kişilerde bir psikiyatrik hastalık tablosu olarak tanımladığımız travma sonrası stres bozukluğu gelişir ki bu durum işlevselliği bozar ve profesyonel destek gerektirir.”

Şikâyetler azalmıyorsa uzmana başvurulmalı

Psikiyatri uzmanı Dr. Baripoğlu, travma sonrası stres bozukluğu belirtileri baş gösterdiyse muhakkak profesyonel yardım, psikoterapi ya da ilaç tedavi destekli bir terapi almak gerektiğini söylüyor: “Bu şikâyetler birkaç hafta geçmesine rağmen azalmıyorsa; uyuyamama, uykudan kâbuslarla uyanma, iştahsızlık, depresif belirtiler, en küçük bir sesten irkilme hali, işine gücüne dikkatini verememe ve hayattan elini eteğini çekme gibi isteksizlik ve ilgisizlik hali devam ediyorsa, mutlaka travmaya yönelik bir psikoterapi ve ağır olgularda ilaç tedavisiyle tıbbi destek almak gerekir. Çünkü beyinde bu travmatik yaşantıların kaydedildiği bölgeler var ve bu bölgeler tetikleniyor. Tekrarlanan veya depremi çağrıştıran uyaranlarla bile tetiklenebiliyor. Bu yüzden vakit kaybetmeden etkin bir tedavi almak çok önemlidir. Tedavi kişinin fonksiyonlarını daha da kaybetmesini engelleyecek, yaşam kalitesini hızlı bir şekilde eski düzeyine getirecektir.”