Kalbinizi Yeniden Aşka Açmanın 8 Yolu
İnsan daima sevme ve sevilme ihtiyacında olan bir varlık. Ancak bazen geçmiş kötü deneyimler, kırgınlıklar kolayca unutulamıyor. Size yeniden sanki ilkmiş gibi aşka düşmenin yollarını anlatıyoruz. Sevmek için doğarız, buna hiç şüphe yok. Bugüne kadar ister yirmi, ister tek bir ilişkimiz olmuş olsun, çoğumuz tattığımız o duyguyu hayatımızda tutmak istiyoruz. Sürekli o fiziksel, duygusal, zihinsel bağlantıyı ve daha derin bir aşkı arıyoruz. Ne tür bir duyguya sahip olmak istediğimizi biliyoruz ama iş bununla bitmiyor maalesef. Geçmişteki kötü, sağlıksız, incitici ilişkiler, yeni bir ilişkide güvenle ilerlememizi yavaşlatıyor hatta bazen geçit vermeyip sonlanmasına neden oluyor. Yeniden sevmeyi öğrenmek, hepimizin yaptığı en zorlu şeylerden biri olabilir. İyi haber ise bunun mümkün olması. Aşağıdaki ipuçları ya da fikirler kalbinizin kilidini yeniden aşk için açmanıza yardım edebilir. Kalbinizi açın Acı ve kalp kırıklığı hâlâ sizinle olsa da, yeniden sevmek için evvela kalbinizi açmanız gerekecek. Başkalarıyla tanışmaya, onun karşısında savunmasız olmaya ve yeniden âşık olmaya açık olun. Aşk ancak onu kabul etmeye istekli olursanız mümkün olabilir. Kendinizle bütünleşin Bu yolun başında önce kendinizi tanımanız gerekecek. Kendinizi sevin, kendinizi affedin ve…
Hayvanları Sevmeyi Öğrenmenin Yolları
Sevginin birçok biçimi var. Çoğunlukla aklımıza eşler, arkadaşlar ve aile üyeleri arasında paylaşılan duygular geliyor ama genellikle unutulan en önemli örnek, insanlarla hayvanlar arasındaki sevgi. Bazı nedenlerle bugüne kadar onlardan uzak durduysanız çok şey kaybettiğinizi vurgulayarak bu güçlü bağı nasıl kurabileceğinizi ve etrafınızdakilere bu konuda nasıl yardımcı olabileceğinizi anlatıyoruz. İnsanlık, hayvanların etrafında gelişti. Yani hayvanlarla ilgilenmek ve ortak bir yaşam sürmek, aslında insanın doğasında var. Ancak evcil hayvanlarla büyümemiş ya da hayvanlardan korkması öğretilmiş kişiler için onları sevmeyi ve onlara bakmayı öğrenmek çok zorlayıcı olabiliyor. Peki bu zorlayıcı travmaları ya da engelleri aşıp hayvanları sevmeyi öğrenmenin en etkili yöntemleri neler? Gelin, yakından bakalım… Bulunduğunuz Yerden Başlayın Uzmanlar, hayvanlarla fobi ya da travma düzeyinde sorunu olmayan ancak onlarla ilgilenme konusunda henüz çok rahat hissetmeyen kişilerin, bulundukları bölgedeki sokak hayvanlarına bakarak başlayabileceğini belirtiyor. Bu zor bir iş değil çünkü her mahallede düzinelerce hayvan, özellikle de köpek ve kediler bakıma muhtaç. Her gün ya da en azından her gördüğünüzde beslemeniz, onlar için dünyalar kadar büyük bir fark yaratacak. Ayrıca, onları besleyen iyi bir insan olarak tanımaya başladıkça,…
‘Kırık Kalp’ Nedir, Nasıl Tamir Edilir?
“Kalbim kırıldı” cümlesinin bilimsel karşılığını merak ettiniz mi hiç? Aşırı üzüntü ve keder sonucu ortaya çıkan, genellikle kadınlarda görülen kırık kalp sendromu ya da bilimsel adıyla ‘takotsubo kardiyomiyopati’ bazen gerçekten kalbimizi etkileyebiliyor. Bazen böyle hissedip dile getirmiş, bazen başka birinden duymuş; belki de fazla üstünde durmamışsınızdır. İlk bakışta duygularımızı keskince ifade etmek için kullandığımız bir mecaz gibi duruyor ama aslında “Kalbim kırıldı” cümlesinin arkasında bilimsel gerçekler var. Kırık kalp sendromu, adından da anlaşılacağı üzere, genellikle ciddi duygusal ya da fiziksel stres sonrası ortaya çıkıyor. Duygusal stresin kalp üzerindeki etkilerini ve kalbinizi nasıl koruyabileceğinizi Liv Hospital Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Vefik Yazıcıoğlu’ndan öğrenelim… Sevgililer Günü’nün Öbür Yüzü Sevgililer Günü’nde çoğumuz, sevdiğimiz kişiyle romantik bir gün geçirmeyi hayal ederiz. Ancak bu özel gün herkes için pembe balonlar ve kırmızı gül demetleriyle dolu olmayabilir. Hatta bazıları için beklenmedik bir stres kaynağına dönüşebilir. Belki de beklenen o büyük aşk itirafı gelmez ya da daha da kötüsü, bir ayrılık haberi alınır. İşte tam da bu noktada, kırık kalp sendromunun perde arkası devreye girer. Ama endişelenmeyin, bu sendrom genellikle…
Aşk Nasıl İnşa Edilir?
Aşk, başka hiçbir duyguya benzemeyen yoğun ve derin bir sevgi hissi. Ve tabii herkesin aşkı kendine özel. Siz sadece sevginizi birçok farklı şekilde göstermek ve daha çok sevmek için çalışabilirsiniz. Daha iyisine ulaşabilmeniz için rehberiniz olmaya geldik. Çaba Sarf Edin Sadece aşkın değil, pek çok ilişki türünün anahtarı bu. İlişkinizin yürümesi için çaba sarf edin. Sevgilinizle ilişkiye dair hedefleriniz hakkında açık bir iletişim kurun. Kısa süreli ya da ciddi ve uzun vadeli bir aşk düşünüyor olabilirsiniz; her ikisi için de dürüst olun. İki tür aşkta da yanlış bir şey yok ancak partnerinizin de sizinle aynı frekansta olduğundan emin olmalısınız. Kendinizi o kişiye ve ilişkiye adayın. Sevgilinizin kendisini özel hissetmesi ve ilişkinin yürümesi için çaba gösterin. Samimi Olun Duygusal yakınlık, sevgi dolu bir ilişkinin büyük bir parçası. En basitinden, sevgilinizin yanında kırılganlıklarınızı gösterebilme, hassasiyetlerinizi ifade edebilme olarak tanımlamak mümkün. Kendinizi savunmasız hissetmeye başladığınızda (korku, üzüntü, utanç veya incinme yaşadığınızda), bir an durun. Yaşadığınız duyguları kabul edin, kaçmayın. Hislerinize karşı nazik olun, şefkat gösterin. Sonra da bu savunmasız anlarınızı paylaşın ve sevgilinizin sizi desteklemesine izin verin….
Kendini Sevmekle Başlar Her Şey!
Arkadaşınız yoga derslerinde öğrendiği öz sevgi kavramını dilinden düşürmüyor, sosyal medyada önünüze düşen kişisel gelişim hesapları sadece bunu anlatıp duruyor, işyerinizde sık sık bunu duyuyorsunuz… Ama kendini sevmenin ne anlama geldiği ve nasıl yapılacağı konusunda kafanız karışık. Yalnız değilsiniz. Yaklaşın, anlatıyoruz. Öz sevginin tanımı kabaca, kendini takdir etmek ve kendine değer vermek. Aynı zamanda, kendinizle hassasiyetle konuşmak, bedeninizin ve zihninizin neye ihtiyacı olduğunu dinlemek gibi, kendinize saygı duyduğunuz ve öncelik verdiğiniz için yaptığınız eylemler de bu şemsiyenin altına giriyor. Bu satırları okurken gözlerinizi deviriyorsanız sıkı durun; uzmanlar kendinizi sevmenin ve takdir etmenin bir ‘sağlıklı domino etkisi’ yarattığını söylüyor. Kendinize olan güveninizi artırıyor ve size nasıl davranılmasını istediğinizi daha fazla ifade etmenizi sağlıyor. Yine de kafanızda hâlâ biraz belirsizse işte kendinize bakmanın, enerjinizi korumanın ve sizi mutlu eden şeyleri yapmanın bazı özel yolları… Duygularınızı Tanıyın Kendini sevmek en çok, duygularınızı reddetmek ya da küçümsemek yerine onlara dikkat etmek anlamına geliyor. Bunu yapmak için kullanabileceğiniz şeylerden biri günlük tutmak çünkü bu yolla kafanızın içinde gerçekten neler olup bittiğini saptayabilir ve bu duygularla en iyi halinize nasıl…
Güçlü Bir İlişkinin 8 Anahtarı
İçinde Sevgililer Günü’nü de barındıran şubat ayını bir ‘bağları güçlendirme’ dönemi olarak değerlendirmek istedik. En önemlisinden başlıyor ve güçlü bir ilişkinin elzem adımlarını sıralıyoruz. Belki ilk görüşte aşka düştünüz, belki bir arkadaşlıktan buraya evrildiniz. Belki ortak bir dostunuz sizi birbirinize uygun görüp buluşturdu, belki sanal dünyada tanıştınız. Çift olma haline hangi yollardan geçerek gelmiş olursanız olun, ikiniz de bu birlikteliğin diğerlerine benzemediğine eminseniz artık biraz daha derinleşmeyi düşünebilirsiniz. Çünkü inanın, sonsuz aşkın bile zorlukları var. Yaşamın getirdiği stresler, iletişim tarzlarındaki farklılıklar veya sizin ve onun geçtiği farklı aşamalar işleri zora sokabilir. Peki, en zor zamanlarda bile ilişkinizin sağlam ve mutlu kalmasını sağlamak için ne yapabilirsiniz? Yaklaşın, anlatıyoruz… İşe Yaramayanlarla Başlayalım Aşkı neyin güçlü kıldığına geçmeden önce, romantik ilişkilerde sizin ve partnerinizin sağlıklı bir ilişki kurmadığını gösterebilecek en yaygın birkaç hataya bakalım. Genel olarak neyin işe yaramadığını daha iyi anlamak, istediğiniz sevgi dolu ilişkiyi başarılı bir şekilde kurmanıza da yardımcı olabilir. Dikkat etmeniz gereken bazı işaretler şunlar: Biriniz diğerini kontrol etmeye çalışıyor. Güven eksikliği var. Siz veya eşiniz ihtiyaç veya isteklerinizi ifade etmekten rahatsızlık duyuyorsunuz….
Bir Viking Gibi Nasıl Uyunur?
Yeni başlangıçlara adadığımız bu ayda uyku sistemimizde de yeniliklere açık olabiliriz. Yatakta yalnız olmayanları ilgilendiren ve son dönemin çok konuşulan İskandinav uyku yöntemine birlikte göz atalım mı? Eşlerimizi, sevgililerimizi gün içinde koşulsuz sevebiliriz. Ancak çoğu zaman, gecenin ortasında yorganı tekmelediklerinde ve çekiştirdiklerinde bu sevgide azalma olabilir! Daha önce sözünü ettiğimiz uyku boşanması gibi çözümler bu nedenle giderek daha popüler hale geliyor. Bir de son dönemde sık sık dillendirilen İskandinav uyku yöntemi var ki uykunuzu ve ilişkinizi kurtarmanın daha kolay bir yolu olabilir. Gelin, kendisine yakından bakalım… İskandinav Uyku Yöntemi Nedir? Bu yöntemin en kısa yoldan tarifi, bir yerine iki ayrı yorgan veya battaniye kullanmak diye özetlenebilir. Sistem, İskandinav ülkeleri Danimarka, Norveç ve İsveç’te yaygın olduğu için bu adı almış durumda ancak İzlanda ve Almanya gibi Avrupa’nın başka ülkelerinde de yükselişte. Biraz yakından bakınca, bu yöntemin uyku boşanmasından farklı olarak, çiftlerin aynı yatakta uyumaya devam etmelerini sağlarken, bireysel uyku tercihlerine uygulayabilme bağımsızlıklarını teşvik ettiğini söylemek mümkün. Tek bir yorgan ya da battaniyeden kurtularak, gece boyu yaşanan itip çekme kavgalarını da ortadan kaldırabiliyor, bir kişinin yatakta…
Koşmaya Nasıl Başlanır?
Yeni yıl kararlarının değişmez maddesi düzenli egzersiz. Çeşitli bahanelerle hâlâ başlamadıysanız ocak ayının sonuna doğru yol aldığımızı hatırlatırız. Aslında henüz denemediyseniz ve fiziksel bir engeliniz yoksa koşmanın pek çok faydası olduğunu söylemeye geldik. Stres azaltan, kas güçlendiren, ayrıca hızla zayıflatan bir egzersiz kendisi. Başlangıçta zor bir iş olduğu doğru ancak birkaç hafta sonra vücudunuz ritmini bulacak ve özgürce koşma hissini arzulamaya başlayacaksınız. Kolaylaştırıcı listemizle yanınızdayız. İLK ADIM: DIŞARI ÇIKMAK 1. Evden Çıkın ve Koşun Evet, hemen şimdi! İlk adım aslında bu kadar basit. Koşmaya başlamanın en iyi yolu, koşuya uygun üretilmiş bir ayakkabı giyip kendinizi kaldırıma, toprağa veya çimenlere atmak. Normalde fazla kullanılmayan kaslar harekete geçtiği için koşma hareketi başta tuhaf hissettirecek; bu normal. Bacaklarınız yanana, göğsünüz kabarana kadar koşun; yeni başlayanlar için bu his yaklaşık 5-10 dakika sonra gelecektir. Ayakkabı önemli. En gelişmişinden olmasa da koşu için üretilmiş bir çift eklemlerinize iyi davranmanız için önemli. Devam etmek istediğinizden emin olunca modeli yükseltebilirsiniz. Rahat kıyafetlerle koşun. Spor şortu, tişört ve gerekirse sporcu sutyeni giyin. Dar şeylerden uzak durun. Her yerde koşun. Mahallenizde, bir parkta,…
Haydi, Kalbimizi de Yenileyelim!
Madem bu yılı yenilenme yılı seçtik; o zaman hayat dediğimizde aklımıza gelen ilk parçamızı da sevip kollama, iyi davranıp yanında olma yılındayız demektir. Özellikle kışın çok daha hassas olan kalbimiz için yapabileceklerimizi uzmanından öğrendik. Ülkemizde yaşam kayıplarının yüzde 33.4’ünü oluşturan kalp krizi, tüm dünyada görülen ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alıyor. Oysa araştırmalar bazı yaşam tarzı değişiklikleriyle bu riskin azaltılabildiğini ortaya koyuyor. Özellikle içinde bulunduğumuz kış mevsimi, kalp damarlarının daralmasına ve tansiyonu yükselterek kalbin hızlı atmasına yol açtığı için uzmanlar soğuk havalarda daha temkinli olunmasını tavsiye ediyor. Üstelik bunun cinsiyetle de ilgisi yok. Acıbadem Altunizade Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hasan Karabulut, erkeklerde daha sık görülse de, ‘Kalp hastalığı erkek hastalığıdır’ bilgisinin doğru olmadığını belirtiyor. Kadınlarda koroner kalp hastalığının meme kanseri ve diğer hastalıklardan daha sık görüldüğünü ve erkeklerde olduğu gibi bir numaralı ölüm nedeni olduğunu söylüyor. Hatta ilk kalp krizinde ölüm riskinin, kadınlarda erkeklerden iki kat daha fazla olduğunu vurguluyor. Hatalı Yaşam Alışkanlıklarına Dikkat! Kalp krizine yol açan etkenlerin bazıları değiştirilebilir, bazıları ise değiştirilemez risk faktörleri olarak değerlendiriliyor. Değiştirilemeyen…
Yeni Bir Hayata Nasıl Başlanır?
Belki de bu yıl sizin için yeniden başlamanın anlamı çok daha büyüktür. İster biten bir ilişki veya evliliğin ardından taze adımlar atmak istiyor olun, ister çeşitli nedenlerle şehir değiştirmeye karar vermiş olun; yeni bir hayata başlamak başta zor ve bunaltıcı görünebilir. Ancak cesaret ve kararlılıkla ilerlerseniz bunun hayatınızı daha iyi hale getirmek için bir fırsat olduğunu görebilirsiniz. Size yardımcı olacak yöntemlerle yanınızdayız. YENİ HAYATA HAZIRLANMAK Adım 1: Ne istediğinize karar verin Yeni bir hayata başlama nedenleriniz çeşitli olabilir: Sadece bir değişiklik yapmak istiyor da olabilirsiniz, mecbur kalmış da… Fark etmez; her durumda yeniden başlamanın ilk adımı, hayattan ne istediğinizi bilmektir. Bu durumdan mutlu olmasanız bile, bu yeni hayatta sizin için önemli olan şeylere öncelik vermenizde fayda var. Net hedeflere sahip olmak ve bunlara ulaşmak için ne yapmanız gerektiğini belirlemek, yeni hayatınızı kurma konusunda kendinize daha fazla güvenmenize ve iyimserliğinizi korumanıza yardımcı olacaktır. Adım 2: Sonuçları göz önünde bulundurun Yapmayı planladığınız yaşam değişiklikleri kendi seçiminizse eylemlerinizin doğurabileceği sonuçlar hakkında düşünmek için biraz zaman ayırmak iyi bir fikirdir. Çünkü büyük hamleleri geri almak zor olabilir. Neler…