Bir dağın veya denizin karşısında hiç büyülenmiş gibi kalakaldınız mı? Vahşi bir hayvanı doğal ortamında görmek sizi hiç heyecanlandırdı mı? Hiç güzel bir çiçeğe veya ağaca bakarken kendinizi çok iyi hissettiğiniz oldu mu? Bunların birini bile yaşadıysanız doğanın sizi nasıl etkilediğini biliyorsunuzdur. Daha fazlasını da biz anlatalım…

Yatsan

Su, hava, toprak, bitki örtüsü ve hayvanların inşa faaliyetlerinden azade dünyası… Doğa derken, doğal dünyayı ve içindeki iç içe ekosistemleri kastediyoruz.  İnsanlar da doğanın bir parçası ve hem moleküler hem de daha büyük sistemler düzeyinde, birçok yönden onunla sürekli etkileşim halinde. Bu etkileşim, özellikle büyük ölçüde televizyon ve bilgisayar karşısında geçirilen zamanın artmasından kaynaklanan ‘doğa yoksunluğu’nun neden olduğu, depresyon ve stresi ortadan kaldırmak için son derece faydalı. Yani doğa, en temel ihtiyaçlarımızdan bazılarını karşılamanın yanı sıra bizi rahatlatıyor ve tazeliyor, pozitifliği artırıyor, öfke ve korkuyu azaltıyor, ağrıları dindiriyor.

Doğayla simbiyotik bir ilişkimiz var: Ondan faydalanıyoruz ve buna karşılık bizim de onunla ilgilenmemiz gerekiyor. Bunu özellikle hayvanlarda açıkça görüyoruz.

  • Hayatınızda hayvanlara yer açın

Doğada hayvanlarla birlikte evrimleştik. Ama başta bu ilişki daha farklıydı. Hayvanlar genellikle bizim yemeğimizdi ya da biz onların yemeğiydik! Gün geçtikçe daha yaygın kabul gören vejetaryen ve vegan beslenme tarzlarıyla bu konudaki hassasiyetimiz giderek artıyor. Onlara bu gözle bakmaya başlayınca saygınız ve sevginiz de çoğalıyor. Belgesellerden bile bilirsiniz; vahşi hayvanları izlemek doğal olarak ilginçtir ve hayatın endişelerinden uzaklaşmak için tatlı bir fırsat sunar. Bunlara ek olarak, birçok hayvanda, bağlantı ve şifa hissini geliştiren doğal özellikler hissederiz. Daha düşük tansiyon, depresyon ve anksiyete dahil olmak üzere hayatı hayvanlarla paylaşmanın faydalarını gösteren çok sayıda araştırma var ama buna imkanınız yoksa da bu sağaltıcı etkilerden uzak durmak zorunda değilsiniz. Kendinize zaman ayırırken, sokaktaki veya evinize yakın bir parktaki kuşları besleyip izleyerek fayda sağlayabilirsiniz. Ayrıca bu alanda çalışan sivil toplum kuruluşları ve gönüllü çalışmalar yaparak onların refahına katkıda bulunup ekosistemlerimizin ihtiyaç duyduğu biyolojik çeşitliliğin korunmasına yardımcı olabilirsiniz.

  • Birlikte nefes alın

Kişisel bir sorundan bunaldığınızda, bir evcil hayvanla biraz zaman geçirin. Öncelikle beraber, aynı ritimle nefes almayı deneyin. Yarım saat boyunca onunla birlikte olmaktan başka bir şey yapmayın. Zihniniz yeniden endişelere gömülmeye başlarsa hemen nefesinize geri dönün. 30 dakika sonra çok daha iyi hissettiğinizi göreceksiniz.

  • Dünyamıza iyi bakın

Bu ilişki tek yönlü bir yol değil. Doğayla olan bağımız, onu korumamız gerektiğini gösteriyor; hem onun iyiliği hem de kendimiz için. Küresel çevre sağlığı için neler yapabileceğiniz hakkında daha fazla bilgi edinin. İşe, sürdürülebilir yaşam için neler yapabileceğiniz konusunda kendinizi eğiterek başlayın. Bu yolda küçük adımların bile büyük bir fark yaratabileceğini unutmayın. Tüketimlerinizi nerelerde azaltabileceğinizi ve israfı nasıl sonlandırabileceğinizi düşünün. Haftada birkaç gün bile olsa işe bisikletle ya da yürüyerek gidebilir misiniz? Kıyafet alırken uzun zaman giyebileceğiniz parçalar mı seçiyorsunuz? Pet şişe, naylon torba, lüzumsuz ambalaj kullanımına son verdiniz mi? Sevdiğiniz ve hayatınıza kolayca dahil edebileceğiniz şeylerle başlayıp ilerleyin. Doğanın savunucusu olun, çünkü onun ve haliyle bizim geleceğimiz buna bağlı.