Mutluluk sağlıktır. Ama her zaman mutlu olmak kolay değil. Hele de yataktan çıkmak istemeyeceğimiz günler hızla yaklaşırken… O zaman herkesi 30 günlük mutluluk yarışmasına davet edelim. Aşağıdaki listeyi uygulayıp alışkanlık haline getirmeyi başarabilirseniz farkı hemen hissedeceksiniz.

Yatsan

Başlamadan…

  • 30 gün boyunca uyandıktan hemen sonra derin bir nefes alıp size neşe veren şeyleri düşünün. Ne olduğunun önemi yok; önemli olan olumsuzluklardan kaçıp hayatınızın iyi taraflarına yoğunlaşmak. Unutmayın ki düşündüğümüz her şey ruh halimizi etkiler, bu yüzden onları olumlu bir mesaja dönüştürmeyi deneyin.
  • 30 gün boyunca konfor alanınızın dışına çıkmaya çalışın. Davetlere, sosyalleşmeye, yeni deneyimlere ve insanlara açık olun. Belki bir sonraki en iyi arkadaşınızla tanışır, hayatınızın en güzel zamanını geçirir veya asla öğrenemeyeceğinizi düşündüğünüz bir şey öğrenirsiniz. Denemeden nelerle karşılaşacağınızı bilemezsiniz. Buradaki ilk fikir açık olmak; sonrası kendiliğinden gelecektir.
  • 30 gün boyunca özgürlüğünüze odaklanın. Temel sorumluluklarınızı aksatmadan ne istiyorsanız yapın. Elinizdeki dondurma kutusunun dibini mi görmek istiyorsunuz? Haydi! Tüm hafta sonunu hiç kıpırdamadan sevdiğiniz diziyi izleyerek mi geçirmek istiyorsunuz? Yapın! Hayatın size sunduğu küçük aralıkları görmezden gelmeyin ve hiç değilse bir ay onlardan en iyi şekilde yararlanın.

 

Haydi başlayalım…

  1. gün: Meditasyon yapın. Bir dakika sürse bile. Amaç hayatın size verdiklerini takdir etmek ve sadece derin derin nefes alarak yaşadığınızı hissetmek olsun.
  2. gün: Bir yabancıya ‘merhaba’ deyin. Gün içinde en küçük etkileşimlere bile açık olun. Böylece yeni arkadaşlar edinme konusunda güven kazanacaksınız.
  3. gün: Minnettar olduğunuz şeylerin listesini yapın. Büyük ya da küçük şeyler olmalarının hiç önemi yok, mühim olan onlara dair hisleriniz. Üzüntülü olduğunuz anlarda bu listeye bakın ve kendinize her şeyin yoluna gireceğini hatırlatın.
  4. gün: Kendinize tam bir bakım günü ayırın. İstediğiniz herhangi bir şey olabilir; uzun bir banyo sefası, masaj, yüz maskesi veya manikür… Sizi ne mutlu ediyorsa onu yapın. Mutlulukla parlayacaksınız
  5. gün: Arkadaşlarınızla bir akşam yemeği planlayın. Hepimiz sosyal yaratıklarız ve bazen ihtiyacımız olan tek şey bizi anlayan insanlarla tatlı bir zaman geçirmek. Yemek yiyin, sohbet edin, oyun oynayın ve her şeyinizle sadece orada olun.
  6. gün: Tek başınıza sinemaya gidin. Çoğumuz bunu yanımızda biriyle yapmaya alışığız, ama yalnız gittiğinizde hissettikleriniz kesinlikle çok farklı olacak.
  7. gün: Bir kafeye gidip insanları gözlemleyin. Tabii gözlerinizi dikerek rahatsız etmeyin ama onlara bakın, yaptıkları küçük şeylere dikkat edin. Sonuçta herkesin başkalarını fark edemeyecek kadar kendine odaklandığını göreceksiniz. Artık daha açık ve özgür olmaya karar vermenizi sağlayacak.
  8. gün: Sosyal medya arkadaş listenizi yeniden düzenleyin. Artık umursamamanız gereken insanların gönderilerinden kurtulunca çok hafifleyeceksiniz. Çünkü bazen ilişkiler biter ve çoğu zaman geriye bakmamak gerekir. Bu insana sadece pişmanlık ve kalp kırıklığı hissi verir. Artık mutluluğunuza hizmet etmeyen insanları etrafınızdan uzaklaştırın ve bundan dolayı kendinizi asla suçlu hissetmeyin.
  9. gün: Bir komedi izleyin. Film, dizi ya da stand-up gösterisi olabilir. 100’üncü kez izliyor olsanız da en sevdiğinizi seçin. Ve amacınız sadece karnınız ağrıyana kadar gülmek olsun. Sonrasında kendinizi çok daha iyi hissedeceksiniz.
  10. gün: Kendiniz için lezzetli bir yemek yapın. Doğrarken, karıştırırken, sallarken çıkan sesler ve kokular arasında pek çok şeyi zihninizden geçirmekten korkmayın. Hazırladıktan sonra muhteşem bir sunumla tabağa koyup sadece o yemeği düşünerek başına oturun. Ne kadar lezzetli olacağını göreceksiniz!
  11. gün: Kendinizi başkalarıyla kıyaslamaya veda edin. Herkes farklı bir konuda daha iyi olabilir. Hepimizin, kendimizi karşılaştırmamız gereken tek kişinin dünkü halimiz olduğunu anlamamız gerekiyor.
  12. gün: Ailenizi ziyaret edin. Gidemeyeceğiniz kadar uzakta yaşıyorlarsa arayın. Ve onlara mutlaka sevdiğinizi söyleyin.
  13. gün: Bir projeye katılın ve gerçekten bitirin. Hepimiz bazı şeylere heves edip kısa sürede yarıda bıraktık; bu sefer sonuna kadar gidin. Bu büyük bir şey olmak zorunda değil, sadece bitirdiğinizdi müthiş bir tatmin ve başarı duygusu hissedeceksiniz. Onu da mutluluk takip edecek.
  14. gün: Egzersiz yapın. Pahalı salonlara yazılıp kendinizi koşu bandına vurmanıza gerek yok; evde uygulayabileceğiniz bir esneme programı ya da yürüyüş bile yeterli olur. Yeter ki hareketin sonunda mutluluğa götüren hormonlar açığa çıksın.
  15. gün: Hareketli müzikler dinleyin. Müzik enerjiyi ve mutluluğu artırdığı yüzyıllardır biliniyor. Mutlu bir şarkı seçip sesini sonuna kadar açın. İsterseniz dans edin, isterseniz sadece dinleyin. Olumlu hislerle dolup taşacaksınız.

  1. gün: Bir geziye çıkın. Uzak mesafe olması gerekmez; bir park veya alışveriş merkezi bile olabilir. Amaç, dışarı çıkmak. Çoğumuz bütün gün ofiste, sonrasında da evde kapalıyız ve bazen ihtiyacımız olan tek şey temiz hava solumak.
  2. gün: Kendiniz için bir şeyler satın alın. Yine abartılı bir şey olmak zorunda değil; kendiniz için bir şey yaptığınızı hissettirmesi yeterli.
  3. gün: Dedikodu yapmayın. Bazen cazip gelebilir, ama bu tür davranışlara dahil olmak sadece olumsuzluk getirir. Başkalarına karşı pozitif olun. Bu, her şeye karşı tutumunuzu değiştirecek.
  4. gün: Sohbet edin. Uzun ya da kısa olmasının önemi yok. Sadece karşınızdaki kişiyi gerçekten dinlemek konusunda samimi olun. Etrafınızdaki insanlara karşı açık ve dikkatli olmanın önemini unutmayın.
  5. gün: Sosyal medyadan uzak durun. Hepimiz bizi aşağı çekse bile Instagram, Facebook, Twitter ve diğerlerini kontrol etmeye biraz bağımlıyız. Hiç değilse bir tam gün hiç bakmayın. Kendinizi birileriyle karşılaştırmaya, başka hayatlara dalmaya, kızgın insanların bir yere varmayan tartışmalarını takip etmeye ara vermek çok iyi gelecek.
  6. gün: Gününüzü yazın. Günlük tutmaya başlamak zorunda değilsiniz, ama bir gününüzün olumlu taraflarına odaklanmaya çalışıp yazın. Sonra kendinize okuyun; gününüzün ne kadar güzel geçtiğine şaşıracaksınız. İnsanlar genelde kötü anları saplantı haline getirip iyi anları görmezden geliyor. Bugün bunu değiştirmeyi deneyin.
  7. gün: Güzel giyinin. Evden çıkmayacak olsanız bile. Dışarıdan nasıl göründüğünüzü düşünerek yaşanmaz ama kendinize özen göstermek çoğu zaman daha mutlu ve pozitif hissetmemize yardımcı olur.
  8. gün: Daha önce hiç yapmadığınız bir şey deneyin. Ne kadar ileri gitmek istediğinize bağlı olarak, yeni bir yiyecekten bungee jumping’e kadar her şey olabilir. Kendinizi yeni deneyimlere açın ve bunların hayatınızı nasıl değiştirdiğini not edin. Kim bilir, belki de yeni hobinizi bulursunuz.
  9. gün: Odanızı/evinizi yeniden düzenleyin. Mobilyaların yerini değiştirin, dağınıklığı düzenleyin, yeni fikirler uygulamaya çalışın. Özetle, bugün yaşam alanınızı mutlu bir yer haline getirin.
  10. gün: Başkaları hakkında kötü şeyler söylemeyin. Olumsuzluk olumsuzluğu davet eder. En iyisi, şu altın kuralı takip edin: Söyleyebileceğiniz güzel bir şey yoksa hiçbir şey söylemeyin.
  11. gün: Sizi merak edebilecek kişilere bir gün önceden haber verdikten sonra telefonunuzu evde bırakın. Çoğumuzun 7/24 telefon kullanmayı gerektiren işleri olduğunun farkındayız ama izin aldığınız bir güne ya da hafta sonuna denk getirip bu köleliğe son verin. Tüm elektronik cihazları arkanızda bırakıp dışarı çıkın. İnsanlarla konuşun, kitap okuyun, gezin. Kendinizi internetten önceki dönemlerdeki gibi eğlendirmeye çalışın. Etrafa daha çok bakacaksınız ve zihniniz pek çok şeye açılacak.
  12. gün: Teşekkür edin. Size en ufak bir şekilde yardımcı olan herkese, hiç ayırt etmeden. Minnettarlık, mutluluğu çağrıştıran güçlü bir duygudur. İnsanlara teşekkür ederek neşenizi onlara da bulaştıracaksınız. Bu sizi daha da mutlu edecek.
  13. gün: Yeni bir beceri öğrenin. Bir kursa yazılın, atölyeye gidin, bir hobi grubuna dahil olun. Öğrenmek kesinlikle mutlulukla bağlantılıdır.
  14. gün: Vücudunuzu iyi şeylerle besleyin. Mutluluk kendinizi iyi hissetmekle ilgilidir ve bunun böyle olması için sağlığınızın da kontrol altında olması gerekir. İyi beslenin, bol su için, vitamin takviyesi alın. Vücudunuza iyi bakın.
  15. gün: Derin bir nefes alın. Doğru nefes alıp vermek hiçbir şeyin düşündüğünüz kadar kötü olmadığını ve mutluluğun en karanlık anlarda bile bulunabileceğini hatırlatacak. Hayatın tek bir varış noktası değil, bir yolculuk olduğunu unutmayın; bu yolda soluğunuzun kesilmemesi için de ona odaklanın.